Araştırmalar, tükettiğiniz çay miktarının uzun ömürlülük oranını olumlu yönde etkileyebileceğini gösteriyor. Çayı nasıl tüketeceğiniz bu konuda büyük önem taşıyor. Üstelik uzun yaşam geni üzerinde de etkili olduğunu gösteriyor.

Çay, iltihaplanmayı azaltmak ve kanserle savaşmaya yardımcı olmak gibi sağlığa yararlı etkileri nedeniyle dünyanın da dikkatini çekiyor. Ayrıca, "uzun ömür geni" olarak adlandırılan FOXO3A, adlı bir genle ilişkilendirilen çay tüketiminin yaşam süresinin uzamasında da rolü olduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar, hücre hasarını önleyerek, yeşil çay tüketiminin bazı insanlar için ölüm riskini %82'ye kadar azaltabileceğini tespit etti.

FOX03 adı verilen gen, iskelet kası proteinlerinin kontrolünde kilit bir rol oynarken, aynı zamanda kasta protein sentezi ve yıkımının da kritik bir düzenleyicisi olarak belirleniyor.

Yaşam süresini etkileyen stres tepkisini düzenlemesi sebebiyle, yaşa bağlı fenotipler üzerinde de güçlü bir etkiye sahip olduğuna inanılmaktadır. Science Direct, uzun ömür ile FOX03 geninin çeşitli varyasyonları arasında önemli bir ilişki olduğunu gösterdi.

Gözlemler, yeşil çay tüketimi ile yaşlı insanlar arasında tüm nedenlere bağlı ölümler arasındaki ilişkiyi araştıran çeşitli çalışmaların da desteklendiğini gösterdi. Bir bütün olarak, büyük bir çalışma ve çalışmaların analizleri, değişken sonuçlar gösterdi.

Tüm bu çalışmaların ortak noktalarından biri, yeşil çay tüketme alışkanlığına sahip kullanıcılar arasında tüm nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan ölümlerde azalmalar tespit etmiş olmalarıdır.

2006 yılında JAMA'da yayınlanan çalışmalardan biri; fazla miktarda yeşil çay tüketen bireylerin kardiyovasküler (kalp-damar rahatsızlıklarına) bağlı olarak ortaya çıkan risklerin ve ölümlerin %82'ye kadar azalttığını gösterdi.

Bulgular, günde en az beş bardak yeşil çay içenlerin, içmeyenlere kıyasla ölme ihtimalinin %76 daha az olduğunu da verilere destek sağladı.

Bazı durumlarda, kadınlar için kardiyovasküler ölüm riskinin yüzde 82 oranında azaldığı bulundu.

Hastalık riskindeki bu azalma büyük ölçüde yeşil çayın yüksek kateşin içeriğinden kaynaklanmaktadır ve bunların en bol olanı epigallocatechin gallate (EGCG)'dir.

2007'de Amerikan Kanser Araştırmaları Derneği , "Yeşil çay, güçlü antioksidan özelliklere sahip olan polifenoller açısından zengindir" açıklamasını yaptı. Yeşil çayda en çok bulunan polifenol EGCG'dir.

Dernek tarafından yayınlanan bir meta-analiz, birçok çalışmanın EGCG ile azalmış kanser insidansı arasında bir bağlantı bulduğunu vurgulamaktadır.

Çalışmayı yapan bilim insanları; "İlk tümör için ortalama gecikmede önemli bir artış, tümör yükünde yaklaşık yüzde 70 azalma ve tümör taşıyan hayvanlar başına invaziv tümör sayısında yüzde 87 azalma gözlemledik" açıklamasında bulundu.

Çalışma sırasında prostat, deri ve akciğer de dahil olmak üzere diğer hayvan kanser modellerinde benzer bir koruma görüldü.

Başka yerlerde rapor, ECGC tedavisinde "FOXO3A'nın ekspresyonunu indükleyen" ve hedef geninin kanıtlarının bulunduğunu belirtiyor. Bu kanıt, FOXO3A'nın hem kanserde bir tümör baskılayıcı olarak hareket edebileceğini hem de tüm nedenlere bağlı ölüm riskini azaltabileceğini göstermektedir.

Ulusal Yaşlanma Fonu Kuakini Hawaii Yaşam Süresi Çalışması Enstitüsü'nün baş araştırmacısı Doktor Bradley Willcox, daha önce uzun ömür genini etkinleştirmeye yardımcı olabilecek birkaç gıdayı listelemişti.

Uzmana göre bunlar tatlı patates, zerdeçal ve deniz yosunu gibi deniz bazlı karotenoid açısından zengin yiyecekleri içerebilir.

ECGC'nin yanı sıra, denizdeki fotoaktif bileşik astaksantin açısından zengin sebzelerin de bu geni ifade ettiği gösterilmiştir.