KKTC Anayasası’ndan ve MECLİSTEN almadığınız yetkileri kullanmaya kalkmanın sonu Anayasa’ya göre Yüce DİVAN’dır.
26 Ağustos 2019

CB Akıncı Alsancak köy panayırında yapmış olduğu konuşmada halka hitaben “sizden aldığım yetkiyi sonuna kadar kullanmakta kararlıyım” dedi.

Sn. Akıncı her nedense bu türden siyasi mesajlarını Atlılar, Muratağa, Sandallar, Taşkent, Aleminyo, Baf şehitlerini anma törenlerine katılıp orda şehitlerini anan halka vermiyor.

Şehitleri anma veya köylerimizin Rum işgalinden kurtuluşunun kutlandığı törenler yerine panayırlara katılmayı tercih ediyor.

Kendi bileceği iş.

Ne ki halk bunu görüyor ve sorguluyor.

YETKİSİNİ YANLIŞ ANLADI
Sn. Akıncı’nın “sizden aldığım yetkiyi sonuna kadar kullanmakta kararlıyım” derken halkın verdiği yetkiyi yanlış anladığını veya istediği gibi anladığını düşünüyorum.

Sormak istiyorum:

Halk size “Ada’daki Türk nüfusunu Rumların dörtte biri oranında dondur” diye bir yetki mi vermiştir?

Halk size “1960 anlaşmalarında elde ettiğimiz haklardan geri git, VETO VE AYRI OY ÇOĞUNLUĞU HAKKIMIZDAN VAZGEÇ, ÇAPRAZ OYU VE BİRLEŞİK SEÇİM SİSTEMİNİ KABUL ET, SİYASİ EŞİTLİĞİMİZİ 1 TEK TÜRK’ÜN OYUNA İNDİRGE, RUMLAR VERECEKLERİ OYLARLA SEÇECEĞİMİZ BAŞKANI BELİRLESİN” şeklinde bir yetki mi vermiştir?

Halk size “Tüm Rum ve Yunanlıların kısıtlamasız olarak içimize dönmesini sağla, bu çerçevede 4 özgürlüğü kabul et, serbestçe gelsinler yerleşsinler, iş kursunlar, mülk alsınlar” mı demiştir?

Halk size “Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünden vazgeç, iki dönem sonra Garantörlüğün İPTALİNİ ve tüm Türk askerinin çekilmesini görüş” diye bir yetki mi vermiştir.?

Halk size, “Topraklarımızın beşte birini karşılığında hiçbir şey almadan Rumlara ver, karşılıksız taviz haritası sun, 40 köyümüzü teslim et, 50 bin insanımızı yeniden göçmen haline getir” diye bir yetki mi vermiştir?

Halk size “1963’den gelen tazminat haklarımızdan vazgeç, şehitlerimizin, çalınan hayatımızın, malüllerimizin, yakılıp yıkılan, yağmalanan 103 köyümüzün tazminatını Rumlara bağışla” diye bir yetki mi vermiştir?

Halk size “KKTC’yi egemen bir devlet olmaktan çıkar, Rum ağırlıklı birleşik Kıbrıs’ın kuzeydeki karma nüfuslu bir eyaleti haline getir” diye bir yetki mi vermiştir?

Görüşmelerde verilen tavizlerin listesini daha da uzatmak olasıdır.

YETKİNİZ YEMİNLE SINIRLI
Halk size bunca tavizi kendi aklınıza göre vermek için yetki vermemiştir.

Size verilen yetki KKTC Anayasası ve yaptığınız yeminle belirlenmiş ve sınırlandırılmıştır.

Buna göre yetkiniz “KKTC’nin, sonsuza dek egemen bir devlet olarak yaşamasını sağlayacak, halkımızı 1974 öncesine götürmeyecek” onurlu bir anlaşma yapmaktır.

Yani yetkiniz, 1960 anlaşmalarından da geri bir anlaşma yapmayı içermiyor.

Bir yanlış anlama olmalı.

O nedenle göreve gelirken yaptığınız yemini, KKTC Anayasasının değiştirilemez maddelerini, KKTC kuruluş ve bağımsızlık bildirgelerini ve halk iradesini temsil eden KKTC Meclisinin aldığı Kıbrıs sorunu ile ilgili kararları bir daha okuyunuz, yetkiniz dışına çıkmayınız…

KKTC Anayasası’ndan ve MECLİSTEN almadığınız yetkileri kullanmaya kalkmanın sonu Anayasa’ya göre Yüce DİVAN’dır.

Tüm zamanınızı torunlarınıza ayırmanız için 7 ayınız kaldı.

Bence “her şeyi yapmaya, istediğim her tavizi vermeye yetkim var, bu yetkimi sonsuza dek kullanmaya kararlıyım” diyerek şansınızı zorlamayın.