Olmadık zamanda Meclis’in eli kolu bağlanıyor.

Çözüm üretmekte zorlanıyor.

Vekiller sadece seçimi düşünüyor.

Çare üretimi ise kısır kalıyor.

Bunu sürekli yaşıyoruz.

Sürekli kendini tekrar eden bir olay.

Tıklanmışlık da aşılamıyor.

Haliyle yürütme makamı yürütemiyor.

Meclis yasama yapamıyor.

Ve hatta yasama olmadığından yargı etkileniyor.

Ve büyük resimde zarar gören ülke oluyor.

Elbette halk da.

*****

Başkanlık sistemi tek seçenek.

Bakmayın diktatörlük diyenlere.

Biz ne siyasetçiler gördük diktatörden öte.

Biz ne medazori icraatlar gördük faşizmden ala.

Bu yüzden sistemlerin doğrularını bilmek lazım.

Sistemlerin yanlışlarını da.

Ki, yapacaksak düzgününü yapabilelim.

Sistemin olurlarını ve olmazlarını tartabilelim.

Yoksa hariçten gazelle bu halden çıkmak zor.

Kısır bir dönügde tufana sürüklenmekse koaly.

*****

Erken seçim olacaksa buyursunlar.

Ama önce Başkanlık Sistemi ele alınmalı.

Erken seçim olacaksa sandıklar kurulsun.

Oylayalım anaysa değilikliğini de.

Bitirelim bu yeknesak gidişatımızı.

Denedik ve bu sistemi yürütemedik.

Sil baştan yapma zamanı artık.

Herkes bir daha düşünerek karar almalı.

Sorunlarımızı, nerede kilitlkendiğimizi.

Ne yapmamız gerektiğini bilirken, neden yapamadığımızı.

Ve masaya konmalı artık bütün kartlar.

Yan çizmeden, kolaya kaçmadan.

Bir an önce Başkanlık sistemi gelmeli.

Hem de çok acil.

Hatta derhal.

Başka bir çıkış yolumuz yok çünkü.