Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Gün geçmiyor ki vahim bir iddia ortaya atılmasın.

İddiaların arkasını getirecek irade ise YÖDAK’ı şeffaf, demokratik, objektif, yasalara uygun ve her üniversiteye eşit mesafede durma zorunluluğu ile yönetmek mecburiyetinde olan Başkan Prof.Dr. Turgay Avcı’dan değil, sürpriz bir şekilde Doğu Akdeniz Üniversitesi Akademik Personel Sendikası’ndan (DAÜ-SEN) geldi.

Diplomasız Profesör olduğu ispatlanınca istifa etmek zorunda kalan YÖDAK Kurul üyesi Hasret Balcıoğlu’nun DAÜ’den aldığı doktora diplomasının geçerliliği ile ilgili DAÜ Rektörü Prof. Dr. Aykut Hocanın ve DAÜ VYK’sı sağır sultanı oynaya dursun DAÜ-SEN’in çağrısı ise tüm yönleri ile düşünülmeli ve bir ilke kararı olarak gereği yapılıncaya kadar arkasında durulmalı.

En başta da YÖDAK Başkanını atayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından.

Üstelik YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Turgay Avcı ile ilgili şikayetlerden ise Saray’ın el aman çektiği de ayrıca kulaktan kulağa dolaşırken.

DAÜ-SEN açıklamasının ise satır aralarını okumaya, şeytan ayrıntı da gizlidir gibi gizemli gazetecilik jargonu yapmaya ise hiç gerek yok.

DAÜ-SEN, açık açık söylüyor ve talep ediyor.

DAÜ-SEN şeffaflık talep ediyor.

DAÜ-SEN yeterlilik talep ediyor.

DAÜ-SEN doğru yönetim talep ediyor.

DAÜ-SEN şeffaflık talep ederken bir tehlikeye dikkat çekerek “şeffaflığın olmaması akademinin genelinin töhmet altında bırakılmasına yol açmakta, toplumun akademisyenlere ve üniversitelere olan güvenini azaltmaktadır” analizinin de tüm yönleri ile tartışılması gerekli.

DAÜ-SEN’in YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Turgay Avcı ve diğer tüm kurul üyelerinin diplomalarının kamuoyu ile paylaşmasını talep etmesinde kızacak bir yan yok.

Yakın zamanda yaşanan Hasret Balcıoğlu skandalı ve Hasret Balcıoğlu’na kimlerin kefil olduğu ve hangi üniversitenin avukatının tutuklandığında savunmasını üstlendiği ise sahte diploma olayının derin ilişkilere uzandığının kanıtlarından sadece birisi.

Diplomasız profesör Hasret Balcıoğlu dosyası ise artık yargıda.

Son sözü yargı söyleyecek elbet ancak insan olan da sormadan edemiyor, Hasret Balcıoğlu’na kefil olup Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı bile yanıltmaya çalışanların vicdanı rahat mı?

YÖDAK’ta yaşananlardan ise DAÜ-SEN’in vicdanının rahat olmadığı ise ortada.

DAÜ-SEN, YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Turgay Avcı’nın aslında yapmadığını ya da diğer bir ifade ile yapmak istemediğini yaparak YÖDAK kuruluna yasal ve vicdani sorumlulukları için çağrı yapması tam bir kamusal çıkar ve toplumsal fayda gailesi.

Kamu yöneticisi konumundaki bir kişinin mesleği ve görevi için gerekli yeterliliği kamuoyunun bilmesinin bir hak olduğunun altının çizildiği DAÜ-SEN açıklamasında, üst düzey yönetici konumundaki YÖDAK Başkanı'nın Cumhurbaşkanı tarafından atandığı, YÖDAK üyelerinin ise Meclis tarafından seçildiği kaydedilerek, “Hem Cumhurbaşkanı, hem Başbakan ve hem de Meclis Başkanı'nın kamuoyuna açıklama yapması, YÖDAK üyelerinin yeterliliğine dair tüm şüpheleri gidermesi gerektiğine vurgu yapılarak YÖDAK Başkan ve üyeleri de kendi haklarındaki tartışmalara fırsat vermeyerek, şeffaf davranmaya davet edilmesinin en basit karşılığı ise YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Turgay Avcı başta olmak üzere tüm Kurul üyelerinin diplomalarının orijinalleri ve yasanın emrettiği onaylanmış hallerinin açıklanması zorunluluğu ve talebidir.

YÖDAK Başkanının başkanlığında toplanan ÜAKK üyelerinin diploma ve denkliklerini sorgulamak için adım atan YÖDAK, önce kendi Başkan ve Kurul üyelerinin diplomaları ve denklik gerekenlere denklik belgesini şeffaflık ve güvenirlilik adına ortaya koymalı, kamuoyu ile paylaşmalı.

Çünkü yasa koyucu bu görevi YÖDAK’a vermiştir ve yasal görevi olan kurum olarak YÖDAK şeffaflık ve güvenirliği sağlamada önce kendisinden başlamalı.

Kamu görevine alınırken TC ve KKTC Üniversiteleri dışında herhangi bir akademik programdan alınan mezuniyet belgesi ve diplomaların yasaya göre YÖDAK’tan denklik alması şartının Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından YÖDAK Başkanlığına atanırken Prof. Dr. Turgay Avcı’dan neden talep edilmediği cevaplanması gereken bir soru?

TC ve KKTC haricinde bir üçüncü ülkeden üniversite lisans diploması olduğundan dolayı Prof. Dr. Turgay Avcı’nın mezuniyet belgesi yasanın emrettiği şekli ile denklik şartını yerine getirip getirmediği bağımsız bir Kurul tarafından ivedilikle araştırılmalı.

Diğer üyelerin ise hepsinin Türkiye Cumhuriyeti üniversitelerinden mezun oldukları bilindiğinden denklik işlemi gerekmediği ortada.

Ancak DAÜ-SEN’in çağrısına uyarak YÖDAK Başkan ve üyeleri diplomalarının orijinal hallerini kamuoyu ile paylaşmalı.

Tek bir fark ile Prof. Dr. Turgay Avcı denklik belgesi ile birlikte diplomasını ortaya koymalı.

Ve belki de dananın kuyruğunun kopacağı yer de tam burasıdır ve DAÜ-SEN belki de farkında olmadan daha büyük bir ihmali deşifre ederek pandoranın kutusunu açmıştır.

“UBP’liyim ama CTP’ye vereceğim…”

Dün UBP’li bir kurmay arkadaş uğradı yanımıza sohbet ettik…

Önceki gün G.Mağusa’da bir bankada kulak şahidi olmuş;

Yine G.Mağusalı tanınmış bir iş insanı, banka kuyruğunda beklerken yanındakilerle sohbete katılmış…

Aynen şu sözleri kullanmış;

“Biz yıllardan beridir UBP’liyiz ancak bu kez aile bireylerinin hepsi de ilk seçimlerde CTP’ye oy vereceğiz…”

Bu arada şimdiden yeni Cumhurbaşkanını da Tufan Erhürman olarak belirlemişler bile!

UBP’li misafirimiz bunları duyarken kulaklarına inanamadığını da sözlerine ekledi…

Yerel seçimler için de sohbetimiz devam etti, diyor ki;

15 CTP, 2 UBP, 1 de DP alır…

Dikkatinizi çekeriz bunları söyleyen yıllarını UBP’ye vermiş devletin üst makamlarında görev yapmış birisi!

Tabi ki seçim havaları bambaşka olur ama bunları şu anda hükümetin büyük ortağı UBP’yi uyarmak için yazdık…

Gidişat iyi değil!

Halkın yüzünü güldürecek icraatlar almazsanız çok büyük hayal kırıklıkları yaşamanız an meselesidir…

Uyarmadı demeyin!

İnsanın gücüne gidiyor!

Hafta sonunu aile fertleriyle İzmir’de geçirdik, diğer fertlerle birlikte olduk, bize çok da iyi geldi…

Uçak bileti fiyatları eğer izin verirse bundan böyle daha da sık görüşmeye karar verdik!

Bu arada mesleğimiz gereği çarşıda fiyat etiketlerini de kendi gözlerimizle görme fırsatı bulduk…

En kaliteli domates orada 8 TL, bizde 32 TL.

Aynı domatesi burada 4 katı fazlasına tüketiyoruz!

Resmen insanın gücüne gidiyor…

İşte hükümete iyi bir fırsat!

Artık çarşı pazardaki fiyatlara bir el atın…

Yoksa bunun sonuçlarına da katlanmak zorunda kalacaksınız!

Morgda neler oluyor!

Uzunca bir süre önce ajandamızda not olarak duruyordu…

Lefkoşa Devlet Hastanesi morgunda yaşanan bazı olaylar hakkında çeşitli ihbarlar geliyordu!

Dün bir ihbar daha gelince şimdilik üstü kapalı olarak yazalım;

Bazı görevliler morgdaki kadın cesetlerinin fotoğraflarının resmini çekiyor mu?

Buradan hastane yönetimini ve tabi ki Sağlık Bakanlığını da uyarıyoruz;

Bir araştırsınlar bakalım böyle bir kepazelik ihbarları doğru mu?

Umarız da doğru değildir…

Gece kulüpleri temiz çıkmış!

Geçen hafta haber bültenlerinde yayınlanmıştı…

Gece kulüplerinde denetleme yapıymış, hepsi de temiz çıkmış!

Tabi ki temiz çıktı derken ne temiz çıktı belirtilmiyor ama…

Belli ki denetleyenler sadece alt katlarda yapmışlar denetlemeleri!

Bir de üst katlara baksaydılar ha keşke…

Kapalı kapılar arkasında olanlardan bahsediyoruz…

Hani yasal olmayan ama yasal sayılan işlerden!

MESAJ KUTUSU

Sayın Ünal ÜSTEL, ülkede seferberlik başlatacağınızı memnuniyetle öğrendik. Ancak ilk olarak sağlık ve ulaşım konularını öncelikleriniz arasına alırsanız zamanlama konusunda çok iyi edersiniz. Bu arada rahatsızlığınızdan dolayı da acil şifalar temenni ederiz…

Sayın Tufan ERHÜRMAN, ülke yangın yerinden beter olurken Ana Muhalefet olarak sesinizi daha fazla çıkarmanız bekleniyor. Eğer bunu gerçekleştirirseniz önümüzde süreçte yapılacak olan tüm seçimlerde çok büyük başarılara imza atacaksınız!

Sayın Erhan ARIKLI, hükümetten ayrılma açıklamalarınız artık kabak tadı vermeye başladı, vatandaş eğer gerçekten samimiyseniz bunu bir an önce gerçekleştirmeniz gerektiği yönünde mesajlar gönderiyor, haksız da değiller yani değil mi?

Sayın Çelebi ILIK, bölgenizdeki Okal-Koop dosyasının ne zaman yargıya havale edileceği konusunda meraklı sorular gelmeye devam ediyor. Kooperatif Şirketler Mukayyidi olarak 13 milyonluk yolsuzluk yaşanan bir olayın ört bas edilmesi yönünde girişimlerde bulunulduğu iddia ediliyor…

Sayın Ziya ÖZTÜRKLER, eski cezaevinden yeni cezaevine mahkum aktarmaları konusunda özellikle aileler genel bir af konusunun da gündeme getirilmesini beklediklerini ifade eden isteklerde bulunmaya başladılar, haberiniz olsun istedik…

Sayın Deniz GÜRGÖZE, Tarım ve Orman Bakanlığı basın danışmanlığı göreviniz hayırlı ve uğurlu olsun. Bu makama sizden daha iyi bir isim düşünülemezdi, bakanlığına katkılarınızın büyük olacağı kesin…

Sayın Ahmet ÜNSAL, Din İşleri Dairesi olarak dairenize bağlı bazı din adamlarının özel hayatlarının basın bildirisinde açıkça dile getirilmesi yem etik hem de yasal olmadı. Bu konularda öncelikle yargının kararını beklerseniz başınız ağrımaz, uyarma ihtiyacı hissettik…

Sayın Murat ŞENKUL, yerel seçimler öncesi özellikle bazı eski partili kurmayları ile dirsek temasını yoğunlaştırmanız isteniyor. Bazılarının başka adaylara söz verdikleri konuşulmaya başlandı, umarız dikkate alırsınız…

Sayın Mustafa AKTUĞ, Lapta Belediye Başkanlığını devir alırken belediyenin borcu şu anda ikiye katlandığı için bölge halkının adaylığınıza çok da sıcak bakmadığı yönünde yorumlar yapılmaya başlandı. Bunun mutlaka bir açıklamasını yaparsanız iyi olacak gibi görülüyor…

Sayın Turgay DENİZ, yıllardan beridir soyulan Kıb-Tek’te yaşananları geç de olsa görmeniz olumlu bir gelişme olarak nitelendiriliyor. İş insanları umarız bundan böyle sadece para kazanmayı değil memleketin kanayan yaralarını da gündeme getirip hükümet üzerinde baskı oluştururlar…

Sayın Akın ZABİT, aktif sanat hayatına bu kez Genç TV’de yeniden başlama kararınızı memnuniyetle öğrendik. Şu sıralar Türk Sanat Müziği konusunda büyük eksiklik hissediliyor umarız bu boşluğu kısa sürede tamamlarsınız…