Akıncı, Anastasiadis’e can simidi attı
Türkiye, gayrimeşru Rum Devletinin Doğu Akdeniz’deki gasp girişimlerini ve egemenlik iddialarını, sondajlara ve Mavi Vatan tatbikatlarına başlayarak berhava etti…
KKTC ise, Maraş’ın Türk yönetiminde açılması kararını alarak, Rumların bölgeyi cepte keklik olarak görmesine son verdi…
Bundan böyle statükonun devamından sadece KKTC’nin değil, kendilerinin de zarar göreceğini gösterdik.
Rum yönetimi panikledi.
Türkiye’nin gücü ve kararlılığı karşısında ne denli çaresiz, aciz ve yalnız olduklarını gördüler…
Türkiye’yi durdurmanın tek yolunun müzakerelerin başlaması olduğu tespitini yaparak, “müzakereler başlasın” çağrıları yapmaya başladılar…
Türkiye ve KKTC, bu noktada şu şartları ortaya koydu:
Görüşmeler kaldığı yerden, Guterres belgesi temelinde devam edemez. Eşit-egemenlik temelinde bir Federasyon için Rum tarafında niyet de yoktur, mevcut parametreler içinde zemin de yoktur
Görüşmeler başlayacaksa, Konfederasyon, Kadife ayrılık –İki Devletli çözüm modelleri de masada olmalı, ucu açık olmamalı ve bir takvimle sınırlandırılmalıdır
Hidrokarbon konusu da görüşme masasında olmalıdır
Korsan Rum devleti bu şartları kabul etmedi. 14 Haziran’da BM Genel Sekreterine mektup gönderen Anastasiadis, “Gayriresmi 5’li Konferans toplanması”nı istedi… Ancak 2 şartla:
Konferansta Türk tarafı “sıfır asker-sıfır garanti ve eşitlik” konusundaki tutumuna açıklık getirmelidir…
Türkiye hidrokarbon çalışmalarına ve Maraş’ı açma girişimlerine son vermelidir…
Bu arada Akıncı Anastasiadis’i telefonla arayarak görüşmelerini önerdi…
9 Ağustos’da görüşecekler…
Akıncı, 13 Temmuz tarihinde ise Guterres’e bir mektup göndererek, Anastasiadis’in 1 ay önce yaptığı öneriyi tekrarladı ve “gayriresmi 5’li Konferans” toplanmasını istedi…
Anastasiadis ise 18 Temmuz’da yaptığı açıklamada “Akıncı’nın önerisinin kendisinin 14 Haziran’da yaptığı öneri olduğunu ve bundan memnuniyet duyduğunu” açıkladı
Tesadüf bu ya, 17 Temmuz’da ise, Stelyos Vakfı, AB, ABD beslemesi, Akıncı destekçisi, Rum sevici federasyoncu bazı örgütlerle, AKEL’ci bazı Rum örgütleri, ortak açıklama yaparak görüşmelerin başlamasını istediler
Aynı anda Guterres’in, yardımcısı Jean Lacroix’i 24 Temmuz’da adaya göndereceği ve ardından da Lute’nin geleceği açıklandı.
CAN SİMİDİ ATTI
Akıncı’nın yaptığı, Türkiye’nin köşeye sıkıştırdığı Anastasiadis’i kurtarmaktır…
İki devletli çözümü sabote etmektir…
Akıncı, oy hesabıyla, sıkışan Anastasiadis’e can simidi atmıştır…
Öneriyi yapmadan önce, KKTC Meclisi ve hükümetle görüşüp ortak politika belirlemeyerek emrivaki yapmıştır.
Başbakan Tatar ve Dışişleri Bakanı Özersay, bu durumu kamuoyuna açıklayarak federasyon görüşmelerine karşı olduklarını ve yukarıdaki 3 şartı duyurmuşlardır.
Hükümet ve Meclis çoğunluğu, iki devletli çözümü savunurken Akıncı’nın, Anastasiadis’in önerisini sahiplenmesi, Meclisi ve hükümeti bağlamamaktadır…
Hükümet, bağlayıcı karar alması için Meclis’in olağanüstü toplanmasını sağlamalıdır.
Meclis alacağı kararla, “federasyon arayışlarının Crans Montana’da son bulduğunu, görüşmelerin ancak iki devletli zeminde ve iki devletli çözüm hedefiyle, takvimli olarak başlayabileceğini” ilan etmelidir…
Gerekirse, Referanduma gidilerek Halka “federasyon mu-iki devletli çözüm mü?” sorusu sorulmalıdır.
Akıncı’nın yarattığı emrivaki ancak böyle bozulabilir…
Yeniden federasyon girdabı için sokulmamız ancak böyle önlenebilir.
