Aradan tam 10 sene geçti…

2010 yılı Şubat ayının onuncu gününde Lefkoşa’da sel felaketi yaşanmıştı!

Bu kez de Lefkoşa Devlet Hastanesi’ni s basmış, jeneratörler çalışmamış ve hiçbir cihaz çalışmamış ve oksijen alması gereken hastalar bundan mahrum kaldıkları için hayatlarını kaybetmişti…

Tam 8 kişiydi bunlar!

O tarihten itibaren çok kez bu konuda yazı kaleme aldık ve sorumlulardan hesap sorulmasını istedik…

Hem biz hem de başka meslektaşlar!

Bir Allah’ın kulu bile çıkıp cevap verememişti…

Çünkü verecekleri cevap yoktu!

Biz katiliz diyemezlerdi…

Zaten ondan sonra hesap soran da olmadı!

Unutuldu gitti olay…

...

Gelmek istediğimiz nokta...

Tabi ki bu kez Lefkoşa Devlet Hastanesi’ndeki yangın olayıdır...

Daha sabahın ilk saatlerinde kara bir duman göz yüzünü kaplarken ilk gelen ihbarlar şöyle oldu:

Hastaneyi yaktılar!

Bazıları sabotaj olduğunu iddia ettiler...

Şu anda bu konuda tabi ki kimsenin elinde belge bilgi yok ama umarız bu konu da mercek altına alınır ve eğer böyle bir şey varsa da ortaya çıkarılır!

Bu arada en önemlisi de vatandaşın yangın sırasında söyledikleri şu sözler dikkat çekti;

Son kalemizde gitti!

Bu ne demektir biliyor musunuz?

Tamam hemen herkes şimdiye kadar devlet hastanesinden şikayet etmiştir hatta bu zaman zaman isyan noktasına gelmiştir ama...

Sonuçta devletin hastanesine, hekimine ve hemşiresine olan bir güven de söz konusudur!

Hele de yangın hastane içinden kahraman çıkarmış, hastalara gösterilen ilgi ve alaka hepimizin yüreğine su serpmiştir...

Buradan da emeği geçen herkese tek tek teşekkür eder onlara minnetlerimizi sunarız!

...

Umarız artık yaşanan olaylardan ders alırız...

Zira burada hayatını kaybeden 3 can vardır!

Ateş de bir kez daha düştüğü yeri yakmıştır...

Aynen 10 sene önce olduğu gibi nasıl 8 kişi hastanede hayatını kaybetmişse, şimdi de 3 can gitmiştir.

Nedeni ne olursa olsun, kamuoyu bu konuda an ve an bilgilendirilmeli, hatalı olanlar ya da ihmali olanlar, hatta eğer sabotaj iddiaları da hassasiyetle incelenmelidir...

Bu arada hastana denildiği zaman bizim aklımıza hep 8 kişinin ölümü ve açılması gereken soruşturma dosyalarının neden açılmadığı. Olayın üstüne neden gidilmediği gelir!

Hastane yangınında tüm ekipler büyük bir özveri ile çalışırken Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Necmi Karakoç’un da kurtarma merdivenine çıkarak hastaların sevkine yardımcı olduğu gözlerden kaçmadı

Lefkoşa Devlet Hastanesi ne kadar sağlam?

Bundan 5-6 sene kadar önce;

Türkiye Sağlık Bakanlığı’ndan uzman bir ekip gelmiş ve bizim sağlık sistemimiz ile Lefkoşa Devlet Hastanesi konusunda geniş kapsamlı bir rapor hazırlayıp bizim ilgili bakanlığa sunmuştu!

Sonra öğrendik ki raporun 5 sayfası bizimkiler tarafından imha edilmiş…

İmha edilen sayfalarda da hastanenin çok da sağlam olmadığı ifade edilmiş!

Onun için bir kez daha soruyoruz…

Bu 5 sayfayı kimler neden imha etmişti!

Ve tabi ki can alıcı bir soru daha;

Lefkoşa Devlet Hastanesi gerçekten sağlam mı, olası bir deprem ve sel felaketi sonrası yıkılma tehlikesi var mı?

Her gün yüzlerce çalışanın ve binlerce kişinin bulunduğu hastanede umarız ki insan hayatının eğer varsa tabi ki değeri bu sorulara yanıt aranır!

Sonradan diz dövmemek için…

MESAJ KUTUSU

Sayın Mustafa AKÇABA, eski bakanlık döneminde bazı hastanelere yapılan hasta sevkleri konusunda elinizdeki tüm evrakları bakanlığa teslim ettiğiniz ve yakında çok ciddi bir soruşturma açılacağını memnuniyetle öğrendik. Umarız artık cesur birileri çıkar ve birilerinden de hesap sorulur.

...

Sayın Nilay Necat MÜFTÜZADE, sahibi olduğunuz okulda bazı öğretmenlerin öğrencilerine şehitler için ‘ölürlerse ölsünler’ dediklerini biliyor muydunuz? Bu konuda velilerden kızgın şikayetler geliyor, haberiniz olsun istedik!

...

Sayın Hasan Basri BEYCANLI, Kıbrıs Sigorta'nın bazı imtiyazlarının devir işlemlerinden hiç de hoş olmayan kokular geliyor. Konuyu ve ilgili yönetim kurulu üyelerini siz mi açıklayacaksınız yoksa biz mi açıklayalım. Kararı size bıraktık artık!

...

Sayın Faiz SUCUOĞLU, Çalışma Bakanlığında sessiz sedasız yapılan istihdamlar sadece muhalefetten değil parti içinden de tepki çekmeye başlamış. Özellikle istihdam edilmeyenler isyan bayrağı çekmek için hazırlanıyorlar!

...

Sayın Hayri ORÇAN, Türkiye'de bu kadar şehit verildiği, Lefkoşa'daki hastane yangınında 3 vatandaşımızın hayatını kaybettiği bir dönemde festivali erteleme kararı almamanız bazı çevrelerce tepkiyle karşılandı. Oysa biz sizi bu konularda epey duyarlı birisi bilirdik...

...

Sayın Rifat GÜNAY, halk arasında artık iyice konuşulmaya başlayan şu meşhur işletmeyle ilgili sessizliğinizi daha ne kadar koruyacağınız merak ediliyor. Zira bazı müşteriler aldıkları ihbarlardan sonra bizi de aramaya başladılar, haberiniz olsun istedik...

...

Sayın Halil FALYALI, sıkıntıda olan bir iş adamının birkaç petrol istasyonunu almak için pazarlıkta olduğunuz iş çevrelerinde konuşulmaya başladı. Yakında akaryakıt işlerini de giriyorsunuz desenize, hayırlara vesile olsun...

...

Sayın Mustafa DEVECİ, içimizden hayli ünlü bir iş adamının Güney’den kaçak yollardan Kuzey’e araç motoru getirdiğini biliyor muydunuz? Pek yakında bu konuda size bazı ip uçları da vereceğiz, şimdiden duyuralım dedik...

...

Sayın Ali PİLLİ, hastane yangınından sonra G.Mağusa Devlet Hastanesi’nde görevli hekim arkadaşlar kendilerine de görev verilmesini bekliyorlar. Zira buradaki binada özellikle yoğun bakım servisi şu anda boş durumdaymış, bizden hatırlatması...

...

Sayın Aykut HOCANIN, DAÜ rektörlük seçiminde adı en fazla anılanlar arasında siz de geliyorsunuz. Ama yine de karşınıza en az 5 aday daha çıkacağını şimdiden hesaba katmakta fayda görüyoruz...

...

Sayın Eray ULUEREN, Lefkoşa Devlet Hastanesi’nin elektrik işlerine onay vermediğiniz ama bu onayın hiç ilgisi olmayan bir mühendis tarafından verildiğini duyduk. Bakalım biraz eşelersek altından neler çıkacak, artık bekleyip hep birlikte göreceğiz...