Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

Öncelikle dün sabahın çok erken saatlerinde gelen ve yürekleri dağlayan, insanın kafasını allak bullak eden bir okur mesajı aynen şöyleydi;

“Levent bey günaydınlar,

Bir gazeteci olarak siz de sesimi duyun istedim…

İş arıyorum ve çocuklarımla mağdurum!

Torpili olan işe girdi benim ise bu işe çok ihtiyacım var…

Hemşireyim, Sağlık Bakanlığı’na müracaatım var ama olmadı!

Ben şiddet görmüş, eşinden ayrılmaya çalışan 3 çocuklu bir anneyim…”

Haliyle güne böyle başlayınca insan ister istemez geriliyor…

D.E. isimli bu kadının eşinden gördüğü şiddet geçtiğimiz yıllarda da gazetelere konu olmuş!

Doktor olan eşi darp suçundan da birkaç ay hapiste yakmıştı…

Yattı ama çıktı, işine devam ediyor!

Ama eşinden ayrılmaya çalışan kadın öyle değil…

Kapı kapı gezip iş arıyor!

Yaşanan sıkıntılı süreç nedeniyle de iş bulması elbette kolay bir şey değil…

Zaten iş insanları değil istihdam yapmak, yanında çalıştırdıkları kendi isteği ile işten ayrılsın diye dua ediyorlar!

Herkesin haklı olduğu bir dönemden geçiyoruz ya…

Pandemi döneminde istihdam edilen sağlık çalışanlarını duymuş o da gidip Sağlık Bakanlığı’na dilekçe vermiş…

Cevap bile vermemişler!

Hani şu bu süreçte 200 kişi almışlardı ya…

Bir şekilde umutlanmış işte!

Hoş bunlardan 130 kadarı şimdi buharlaşmış olarak piyasada yoklar…

İşte onun için isyan ediyor!

Birçoğunun sağlıkla yakından uzaktan alakası yoktu ama arka kapıdan istihdam edildiler…

Şimdi birçoğu kayıp!

İşin ilginci kimse bunun hesabını bile veremiyor…

Ama devletten ödeniyorlar bir şekilde!

Hepimizin cebinden yani…

Siyasiler hep bu istihdamlardan rant elde ediyorlar!

Parasını gariban vatandaş ödüyor…

Kadın profesyonel, eğitimli sağlık çalışanı…

Ama 3 çocuğuyla kira olan evinde oturuyor!

Boşanmak için çaba sarf ettiği eşinden yediği dayaklar da yanına kar kalmış…

Sözümüz sağlık çalışanı adı altında salgın döneminde istihdam yapan siyasileredir!

Özellikle de hükümet mensuplarına…

Bu kadının eşi darp suçundan hapis yattı ama çıktı!

Kliniğinde hasta bakmaya devam ediyor…

Ama ardında bir eş ve 3 çocuk bıraktı, kaderlerine terk etti!

Ama darda olan bu kadının dilekçesine bile cevap verilmedi…

Son çare olarak da konuyu basına taşıma kararı aldı!

Biz sadece bunu kamuoyuna yansıtırız ve görevimiz orada biter…

Sonrası da devletin sözde yöneticilerine kalmış artık!

Bu arada kadın vekillerimize de bir mesaj var burada…

Hani hele de İstanbul Sözleşmesi iptal edildikten sonra mangalda kül bırakmayanlaradır sözümüz!

Alın size kendi ülkenizden çok iyi bir örnek ve fırsat…

Bu olayda dibine kadar kadına şiddet var!

3 Çocukla ortada…

İş arıyor ama tüm kapılar yüzüne kapanıyor!

Eğer gerçekten samimiyseniz bu kadına sahip çıkarsınız…

Gidip kendisini evinde ziyaret edersiniz!

Yanında olduğunuzu göstermek için elinden tutar ve şiddet görmüş, çocuklarıyla baş başa kalmış mağdur bir kadının yaşama tutunmasını sağlarsınız…

Milletin ve özellikle de kadınların gerçek vekilliği de bunu gerektirir zaten!

Son olarak bu olayın öncelikle muhatabı olan ya da olması gereken kadın vekillerimizi de bir hatırlayalım…

Resmiye Canaltay

Yasemin Öztürk

İzlem Gürçağ Altuğra

Doğuş Derya

Fazilet Özdenefe

Sıla Usar İncirli

Jale Refik Rogers

Gülşah Sanver Manavoğlu

Ayşegül Baybars Kadri

Hadi bakalım kolay gelsin…

MESAJ KUTUSU

Sayın Ünal ÜSTEL, geçen bakanlık döneminde sağlık çalışanı altında istihdam edilen 200 kişiden 130’u kayıplara karışırken o dönem gerçekten sağlık çalışanı olan ve işe ihtiyacı olan ama dilekçelerine bile cevap verilmeyen kadınlarımız var. Bu konuda duyarlı olup girişim başlatmanızı bekliyoruz…

Sayın Resmiye CANALTAY, hükümetin tek kadın milletvekili olarak eşinden şiddet görmüş ve 3 çocuğuyla yaşam mücadelesi veren bir kadın sağlık çalışanına devletin sahip çıkması için sorumluluk üstlenmeniz gayet yerinde bir davranış olacaktır. Hem hayır işlemiş olacak hem de gerçek bir amme hizmeti yapmış olacaksınız…

Sayın Ahmet SOYALAN, önceki günkü mesajımızdan sonra duyarlılık gösterip Haspolat üst geçidindeki sıkıntıyı gidermek için talimat verdiğiniz ve anında hatanın düzeltildiğini memnuniyetle öğrendik. Tebrik eder başarılı çalışmalarınızın devamını dileriz…

Sayın Cafer GÜRÇAFER, Resmi Gazete’de de yayınlanan inşaat sektöründe çalışanlara yapılacak olan bin 500 TL’lik yardımlar bin TL olarak görülünce hem çalışanlar hem de işverenleri yoğun tepki mesajları göndermeye başladı. Bu konuda detaylı bir açıklama yapmanız bekleniyor…

Sayın Zeki ÇELER, asker izinleri konusunu gündem yapıp çeşitli uyarılar yapınca sorun çözüldü ve askerlerimiz artık izne ayrılmaya başladı. Konuyla ilgili asker ailelerinden sayısız teşekkür mesajı geliyor, haberiniz olsun istedik…

Sayın Günay ÇERKEZ, Yeni Girne Hastanesi’nin ihalesi yasalara bakılmaksızın iptal edilmeye çalışılıyor. Perde gerisinde neler oluyor, yeterliliği olmayan hangi işletmeler bu ihaleye dahil edilmek isteniyor bir görüşünüz vardır elbette değil mi?

Sayın Pervin GÜRLER, pek muhterem babanızın vefatını üzüntü ile öğrendik. Merhuma Tanrı’dan rahmet size ve yaslı aileye sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin…

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, fidan bağışı için bazı internet sitelerinin mesaj karşılığında gelir elde etmek için ada genelinde çağrıları vatandaş tarafından tepki ile karşılanıyor. Bakanlığınızın bu konuda bilgisi ve izni var mı yoksa birileri yine haksız kazanç peşinde mi?

Sayın Tufan ERHÜRMAN, parti içinde bazı muhalif gruplar sokak eylemlerinde resmi olarak niye olmadıklarını tartışmaya başladılar. Önümüzdeki günlerde bu konuda bazı sıkıntılar yaşayabilirsiniz şimdiden hazırlıklı olmanızda yarar görüyoruz…

Sayın Sevda YÜCELEN, tamamen organik ürünlerle ev turşularınız artık ada çapında ün kazanmaya başladı. Ticari üretime ne zaman başlayacağınız konusunda mesajlarınız geliyor. Nasıl olsa yanı başınızda ücretsiz pazarlama sorumluluğunu üstlenecek birisi de varken hiç gecikmeyin deriz…