Son zamanlarda herkesin gündemini oluşturan 366 konusu siyasilerimizin cankurtaran simiti oldu. Gündemden sıkılan yes be annemciler dikkatleri dağıtmak için 366’lar konusunu temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp önümüze koyuyorlar. 366 genç insanı toplum önüne atarak onları hedef haline getirmek moda oldu. Tek dertleri ekmek parası olan genç insanları huzursuz etmekten zevk almakla siyaset yaptığınızı zannediyorsunuz be annem.

Hata yapıyorsunuz be annem..

Peşinen hangi hükümet zamanında iş alınsalar alınsınlar insanımızı sokağa atılmasına karşıyız. Bunun bilinmesinde fayda vardır be annem. 2004 yılında alınanda bizim çocuklarımız 2013’de de alınan yine bizim çocuklarımızdır be annem. Kimsenin siyasi inatlaşma uğruna sokağa atılması hem de devlet baba tarafından büyük bir ayıptır.

Güzel değil be annem.

Bu ülkenin yönetimine talip olurken, size oy verenleri de vermeyenleri de kucaklayacağınızı meydanlarda bağıra bağıra ilan ettiniz. Ümit oldunuz..

Yalan mı be annem?

Zam zulüm yok dediniz. Her şey halk için dediniz. Akşam yatınız sabah kalkıp zamladınız.

Zamlardan belimizi kırdınız ve bizi zam manyağı yaptınız be annem.

Annemle yola çıktınız bize babayı bıraktınız. Ülkenin satılmasını önleyeceğiz dediniz, satışa müşteri aramaktan perişanları oynadınız.

İnsana yatırım ana ilkemizdir, istikrar ve refah hedefimizdir dediniz bizleri yedi kat yer altına soktunuz.

Bu nasıl bir istikrar ve devlet yönetimidir be annem.

Hukuken güçlüyüz, adalete aşığız diyerek oyları götürdünüz kaşıkla verdiğinizi şirro ile süpürdünüz. Herkesin gözündeki çöple uğraştınız kendi gözünüzde ki merteği görmez oldunuz.

Gak ettiniz guk ettiniz sonunda b.k ettiniz be annem.

Kırmızı ile başladınız, yeşille yürüdünüz, sonuç da turuncuya büründünüz be annem. Yes be annemle başladınız no be anneme talim ettiniz.

Deve kuşu misali kafanızı ve siyasi gururunuzu kuma gömdünüz güzel güzel iktidar koltuğuna kuruldunuz. Bırakır gideriz dediniz koltuğa golla ile yapıştınız be annem.

Muhalefette iken mangalda kül bırakmadınız, iktidarda her gün koltuğu özenle cilaladınız be annem. Size bağlı kimi belediyelerdeki alevera daleveraları es geçtiniz, bizler ak süt gibi temiziz dediniz be annem.

Baş aktör biziz dediniz figüran bile olamadınız be annem. Ana gibi yar Kıbrıs gibi diyar dediniz günün sonunda babanın kucağına oturdunuz be annem.

Kurulmuş tesisleri yönetme becerisini gösteremeyip batıranlara ülke yönetimini teslim ettiniz be annem. Burnu yere düşse eğilip almayanları kendi içinizde en üst sıralara getirdiniz be annem.

Bütün bu zaaflarınızı örtbas ederek 366 ülke çocuğunun ekmek parasının peşine düştünüz. Hepinize yes dedik be annem.