CHAPMAN ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI POLİTİKA UZMANI COYLE: "TARAFLAR POLİTİK SORUNLARA RAĞMEN ENERJİ KONUSUNDA ORTAKLAŞA ÇALIŞMA YAPABİLİR,FAKAT BUNUN SİYASİ BERABERLİĞİN ÖNÜNÜ AÇMASI ZOR"

WASHINGTON ENSTİTÜSÜ KÖRFEZ VE ENERJİ POLİTİKALARI DİREKTÖRÜ HENDERSON: "KIBRIS'TA VE ÇEVRE BÖLGELERİNDE BAŞKA DOĞAL GAZ SAHALARININ BULUNMASI DURUMDA ADANIN ENERJİ GÜVENLİĞİ BAKIMINDAN ÖNEMİ ARTACAK. BU DA AB VE ABD'NİN KIBRIS'TA ÇÖZÜME DAHA ÇOK DESTEK VERMESİNİ SAĞLAYABİLİR"

  Kıbrıs'ın açıklarındaki doğal gaz rezervlerinin taraflar arasında ekonomik olarak paylaşılması durumunda bile bunun siyasi uzlaşmaya yol açmayabileceği belirtiliyor.

ABD Chapman Üniversitesi uluslararası politika uzmanı James Coyle, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, tarafların politik sorunlara rağmen enerji konusunda ortaklaşa çalışma yapabileceğini, fakat bunun siyasi beraberliğin önünü açmasının zor olduğunu söyledi.

Coyle, "Enerji konularında işbirliği yapılması siyasi beraberliğe göre daha kolay, çünkü enerji herkesin çıkarı doğrultusundadır" dedi.

Birleşmiş Milletler’in 2004 yılında sunduğu Annan Planı kapsamındaki referanduma KKTC'nin ''evet'' demesine rağmen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nden (GKRY) ''ret'' cevabının geldiğini hatırlatan Chapman, taraflar arasındaki siyasi sorunların yakın zamanda aşılmasının güç olduğunu belirtti.

Washington Enstitüsü Körfez ve Enerji Politikaları Direktörü Simon Henderson da KKTC ile GKRY arasındaki politik güçlüklerin İsrail ve Filistin sorunundan daha zorlu olduğunu öne sürdü.

Henderson, GKRY'nin Afrodit gaz sahasında sahiplik iddiasına Türkiye'nin karşı çıktığını anımsatarak, "Kıbrıs'ta ve çevre bölgelerinde başka doğal gaz sahalarının bulunması durumda adanın enerji güvenliği bakımından önemi artacak. Bu da AB ve ABD'nin Kıbrıs'ta çözüme daha çok destek vermesini sağlayabilir" dedi.

KIBRIS'TA GAZ PAYLAŞILAMIYOR

Kıbrıs'ın güneyindeki Afrodit sahasında bulunan doğal gaz, KKTC ve Rum kesimi arasında anlaşmazlığa yol açmıştı.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY), tek yanlı ilan ettiği münhasır ekonomik bölgede 2008'den bu yana yürüttüğü petrol ve doğal gaz arama faaliyetlerini yakından takip eden Türkiye'nin bölgede sismik araştırmalar için savaş gemileri yollaması üzerine adadaki barış görüşmelerinin sekteye uğradığını iddia ederek 7 Ekim'de müzakere sürecinden çekilmişti.

KKTC yetkilileri, geçen haftalarda, adada politika değişikliğine gidilmeyeceğini, Kıbrıs'ın doğal gaz rezervlerinde KKTC'nin de hak sahibi olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC'nin kararlılıkla çözüm arayışı içinde olduklarını belirtmişlerdi.

ABD Enerji Enformasyon İdaresinin (EIA) verilerine göre, Kıbrıs'ın güneyindeki Afrodit sahasında 200 milyar metreküp gaz bulunduğu öngörülüyor.