Cumhurbaşkanı Erdoğan: 6,5 milyon yapıyı dönüştüreceğiz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenler'deki kentsel dönüşüm sonucu yenilenen konutların teslim töreninde konuştu.Erdoğan, "Türkiye genelinde 20 yılda 6,5 milyon yapıyı dönüştürmeyi hedefliyoruz.Türkiye genelinde 20 yılda 6,5 milyon yapıyı dönüştürmeyi hedefliyoruz" dedi.Paris ve Brüksel'deki sokak olaylarına da değinen Erdoğan, "Fransa'nın 17-25 Aralık benzeri operasyonlara maruz kalmasından korkuyorum. Paris'ten ve Brüksel'den endişeliyim" diye konuştu Cumhurbaşkanı Erdoğan: 6,5 milyon yapıyı dönüştüreceğiz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan esenler'de yapılan kentsel dönüşüm sonucu yenilenen konutların anahtar teslim törenine katıldı. Konuşmasında CHP liderini isim vermeden eleştiren Erdoğan, "Çıkmış kanımızı dökerler diyorlar, o senin geçmişinde var. Rahmetli Menderes ve arkadaşlarını ipe gönderenler sizsiniz. Bizim demokrasi mücadelemizde asla böyle bir şey olamaz bu konuşulamaz" dedi. Konuşmasında yapılan kentsel dönüşüme vurgu yapan ve Kanal İstanbul'un adımlarının atıldığını dile getiren Erdoğan'ın şunlara vurgu yaptı: Deprem öldürmez, ihmal öldürür. Bu anlayışla felaketlere karşı gereken tedbirleri hayata geçirme kararı aldık. Yasal altyapıyı oluşturup hazırlıklara başladık. Bundan 4 yıl önce yine burada kentsel dönüşüm kapsamında ilk yıkımları başlattığımızda bir söz vermiştik. İstanbul'u da Türkiye’yi de bu kanburdan kurtaracağız demiştik. Amacımızın bir binayı yıkıp yerine başka bir bina yapmak değil, can ve mal güvenliğini sağlayan büyük dönüşüm sağlamaktı. İlk anahtarları teslim etmenin mutluluğu içerisindeyiz. Burası TSK'ya ait devasa bir alan. Şimdi 100'de 70'i yeşil alan ve okul, cami gibi ortak alanlardan oluşan bir alan var. Afet riski alanları dönüştürme konusunda hedefimiz çok büyük. Türkiye genelinde 6.5 milyon yapıyı bu şekilde dönüştürmeyi hedefliyoruz. 'ONLARA DERSİ SİZ VERECEKSİNİZ' Afet riski taşıyan alanların dönüştürülmesi konusunda hedefimiz çok büyük. Türkiye genelinde 20 yılda 6,5 milyon yapıyı dönüştürmeyi hedefliyoruz. Yola çıktığımızda bu projeyi sadece rant projesi olmakla itham edenler gelsinler buraya, Havaalanı Mahallesi'ne bir baksınlar. Bu bölgenin geçmişteki haliyle bugününü bir karşılaştırsınlar. Onların öyle bir derdi yok ki, değil mi? Var mı öyle bir derdi, yok. Onlar sadece itham etsinler. Ah Geziciler ah... Eğreti binaların, çarpık yapıların, sokakların yerlerinde şimdi nasıl modern bir örnek yerleşim alanının yükseldiğini, oluştuğunu gözleriyle görsünler ama onların gözleri var görmezler, onların kulağı var duymazlar, onların dili var hakkı söylemezler. Onlara gerçek dersi siz vereceksiniz. Gerçek demokrasiye inanmış olanlar olarak siz vereceksiniz. Bugüne kadar verdiniz, bundan sonra da vereceksiniz. Ben milletimi Yenikapı'da gördüm.Evvelsi gün Diyarbakır’da gördüm. Bir evvelsi gün Kırşehir’de de gördüm. Hamd olsun milletim yerinde durmuyor. Milletim yerli bir mücadele ile durmak yok yola devam diyor. İnşa etmeye, yapmaya devam edeceğiz. Osmangazi Köprüsü şu anda bitti. Son kaynakları yaptık. Açılışa hazır hale geldi, belki Ramazan'la birlikte açacağız.Yavuz Sultan Selim Köprüsü de bitiyor. 26 Ağustos'ta açacağız. Havalimanına da gittik. Yüzde 25'i hamdolsun bitti. dünyanın 1 numarası oluyor. Yılda 150 milyon yolcu kapasiteli. İlk kısmını 2018'de kalanını 2023'e kadar açıyoruz. Bakın Marmaray... Ne diyorlardı, yapamazlar. Üç yılda 130 milyon yolcu geçti. Yılsonu itibariyle Avrasya Tünelini de açıyoruz. Yeni adımlara hazırlanıyoruz. Kanal İstanbul'un da hazırlıklarına başlıyoruz. Yeni bir adım daha İnşaallah. Çanakkale Köprüsü'nün de hazırlıkları başlıyor. Biz yaparız bunlar yıkar. 49 İLDE ADIMLAR ATTIK Kentsel dönşümde, 49 ilde yeni adımlar attık. 21 ilde rezerv çalışması yaptık. 93 bin riskli yapının testi yapıldı. 2 katrilyon kaynak kullanıldı. Sur'da da kentsel dönüşüme gidiyoruz. Süratla adımları atıp, TOKİ ile süratle inşa etmeye başlayacağız. Terör örgütü yıkarken, biz yapmaya devam edeceğiz.Geçmişte biraz da şartların zorlamasıyla dikey yapılaşma yoğun bir şekilde yaşandı. İstanbul'de nüfusun fazla metrekarenin az olduğu Esenler'de dikey yapılanma mecburen oldu. Gönlümüz, yatay yapılanma.. Şehir merkezindeki alanlarda mümkün olmayabilir ama müsait olan alanlarda çevreye doğru yatay yapılaşma için gerekli adımları atmalıyız. Artık yeşil alanları, otoparkaları, okulları ve ticari birimleri ile her anlamda kendi kendilerine yeten yerleşim yerleri kurmalıyız. Tarihi ve kültürel özelliklerimiz bu alanlara damgasını vurmalı. Biçimsiz yapılar yerine Selçuklu, Osmanlı mimari anlayışıyla yorumlamalıyız. İnsanların önde olduğu insana hitap eden yapılar yapmalıyız. Şehirlerimizin tarihi özelliklerine sahip çıkmalıyıız. Araçların deil de raylı sistemlerin ve toplu taşımanın ön plana çıktığı yapılar inşa etmeliyiz. Terör örgütü çok büyük yıkımlara yol açtı. Bu ilçeleri de hızla kentsel dönüşüm kapsamına alarak yeniden inşa etmeyi planlıyoruz. Terör örgütü yıkarken ilçelerimizi yeniden ayağa kaldıracağız. Geçmişte biraz da şartların zorlamasıyla dikey yapılşama yoğun bir şekilde yaşandı. Nüfusun yoğun metrekarenin az olduğu ilçe. Şehir merkezlerindeki alanlarda belki mümkün olmayabilir ama yatay yapılaşma için adım atmalıyız diye düşünüyorum.Artık yeşil alanlarıyla, eğitim ve ibadet mekanlarıyla, otoparklarıyla kendi kendine yeterli yerleşim yerleri kurmalıyız. Mimari olarak şekilsiz binalar yerine Selçklu ve Osmanlı mimarisi ile yoğrulan eserler ortaya koymalıyız. Bundan önce 3 yıl önce bugünlerde Gezi Parkı'ndaki düzenlemeler bahane edilerek eylemler yapıdı. Başka şehirlere sıçradı. Olayların çıkış noktası olan Gezi Parkı'nı dahi altını üstüne getirdiler. Bınların dikili ağacı yok. Bu kesimin durdurulmasını istediği faaliyetler arasında kentsel dönüşüm, üçüncü köprü, üçüncü havalimanı, Marmaray gibi projeler vardı. Oradaki olaylar 12 ağacın sökülerek başka bir yere nakledilmesinden ibaretti. PARİS BRÜKSEL YANIYOR... Bugün Paris yanıyor, Brüksel yanıyor. Diğer Avrupa kentlerinde de eylemler devam ediyor. Birçok uluslararası medya kuruluşları bu olaylara kör ve sağır... Açıklamalar yapan siyasetçiler neden şimdi susuyorlar. Ama ben de buradan söylüyorum. Fransa'daki olaylarda protestoculara karşı polisin sert tutumunu kınıyorum. Paris'te özgürlük mücadelesi veren insanlara karşı neden kötü davranıyorsunuz. Endişeliyim.. Kaygılıyım... Gezi olaylarında yorum yapan Avrupalı siyasetçi ve gazetecilerin neden şimdi sustuğunu merak ediyorum. Ben Paris'ten endişeliyim, Brüksel'den endişeliyim. Orada uygulanan polis şiddetini kınıyorum. Paris polisini kınıyorum. Bana akıl veriyordunuz, Paris'teki özgürlük mücadelesi verenlere niye böyle yapıyorsunuz. Paris'teki olaylar bizi çok üzüyor. Fransa'nın 17-25 Aralık benzeri operasyonlara maruz kalmasından korkuyorum. Diyarbakır'a gazetecilerini, kameramanlarını, fotoğrafçılarını gönderip, benim oradaki mazlum vatandaşımı konuşturuyorlar. Neden Paris'te Brüksel'de Brezilya'da bunu yapmıyorsunuz.