TBMM, 19 Haziran 17 : CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, Kıbrıs'taki müzakerelerde kritik bir aşamaya gelindiğine dikkati çekerek, Türkiye'nin dış politikayla sıkıştırıldığında, eli kolu bağlandığında, kritik konularda taviz vermeye yatkın hale getirilmesinin bir strateji olduğunu söyledi.

Yılmaz, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Suriye'deki gelişmelerin, Türkiye'yi önemli ölçüde tablonun dışına ittiğini ifade etti. Yılmaz, "Irak'ta IŞİD sonrası düzen, bölgesel Kürt yönetiminin referanduma gitme kararı, Katar'daki gelişmeler, ABD ile sürtüşme, AB ile uyumsuzluk, Rusya ile normalleşme sürecinin rayına girmemesi düşünüldüğünde böyle kritik, Türkiye'nin elinin güçsüz olduğu ortamda Kıbrıs müzakeresi yapılıyor." diye konuştu.

Yılmaz, Rum yönetiminin, hiçbir dönem Kıbrıs'ta siyasi eşitliğe inanmadığını, Kıbrıs'taki çözümden "Türk askerinin kovulmasını, birleşik Kıbrıs'ın yaratılmasını, Türklerin azınlık haline getirilmesini" anladığını savundu.

Türkiye'nin, Kıbrıs konusunda yalnız olduğunu ifade eden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ada'daki Sayın Cumhurbaşkanı'nın da çok çözüm yanlısı tutum takınması, endişelerimizi iyice artırıyor. Müzakerelerde pazarlık gücünüzün olması için bazen alttan almak, bazen masadan kalkmak, bazen masayı dağıtmak, bazen bir şeyi sonuçlandırmamak esastır. Ama 'Ne pahasına olursa olsun, siz ne derseniz deyin ben çözüm istiyorum' mantığıyla gittiğiniz anda elinizi, kolunuzu bağlarsınız. Önününüze de hiç istemediğimiz şekilde talepler gelir. Daha önce toprak konusuyla ilgili harita sunmayın diye uyarmıştık. Bizi hiç dinlemediler. Büyük oranda Rum kesimi toprakla ilgili tavizi koparmıştır. Garanti ve İttifak Anlaşması'nın ortadan kaldırılmasına sıra gelmiştir. Rum tarafı, Garanti Anlaşması'nın 4. maddesinde formüle edilen tek taraflı müdahale hakkını ortadan kaldırmak istiyor. Asker sayısını önce azaltmak, sonra tamamen ortadan kaldırmak istiyorlar. Asker sayısının azaltılması ve müdahale hakkının ortadan kaldırılması demek, 'Hangi çözüm çıkarsa çıksın onu uygulamayacağım, Kıbrıs'ı yutacağım' demektir."

"BİZANS OYUNLARI OYNUYOR"

Öztürk Yılmaz, Rum tarafının Bizans oyunları oynadığını, Hükümetin ise ses çıkarmadığını, müzakere yokmuş gibi davrandığını öne sürdü. Yılmaz, böyle giderse tüm hakların kaybedileceğini, KKTC'nin ortadan kaldırılacağı bir süreç başladığını iddia etti.

Türkiye'nin etkin, fiili garantisinin, müdahale hakkının olmadığı bir çözümün Türkiye için sonun başlangıcı olacağını vurgulayan Yılmaz, Türkiye'nin Kıbrıs'ı kaybettiğinde, Doğu Akdeniz'deki her şeyi kaybedeceğini dile getirdi.

Kıbrıs'ın milli davaları olduğuna işaret eden Yılmaz, "KKTC'deki yönetime tavsiyemiz var. Siz müzakereyi bilmiyorsunuz, bilseniz kendinizi ispat etmek için bu kadar yanlı gözükmeksiniz. Siz neyi ispat etmek istiyorsunuz? Sağlam, dik durun. Biz sizi uyarıyoruz. Sesimizi daha gür çıkarmasını çok iyi biliriz. Kıbrıs milli davamızdır, garantör ülkeyiz.

Hükümet de sanki bir şey olmuyormuş gibi, hiçbir şey yapılmıyormuş gibi ortamı soğutup, taviz vermeye gitmesin. Bu konu, hükümetin olmayabilir ama bizim kırmızı çizgimizdir." değerlendirmesinde bulundu.

(AA/ÖZ/FEZ)