Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Rum lider Nikos Anastasiadis'in adada barışın sağlanmasına yönelik görüşmeleri terk ettiğini hatırlatarak, "Şimdi bir taraftan diyorlar ki 'Türkiye'nin garantisine ihtiyaç yok, biz burada huzur içinde yaşıyoruz', diğer taraftan Kıbrıs'ı Yunanistan'a bağlayan Enosis ile ilgili yasayı mecliste kabul ediyorlar. Biz bu ayak oyunlarını yutmayız. Biz Kıbrıs Türk halkının bugüne kadar yanında olduk, bundan sonra da sonunda yanında olacağız” değerlendirmesini yaptı.

Türkiye'yi büyük Türkiye yapmak için çabaladıklarını ifade eden Çavuşoğlu, bu doğrultuda Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin önemine değindi.

"Bu mesele Türkiye'nin geleceği, bekasıyla ilgili meseledir" diyen Çavuşoğlu, bu sistemi hayata geçirmeyi başarmak istediklerini anlattı. Çavuşoğlu, bu noktada ana muhalefet partisi CHP'nin tutumunu eleştirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sayın Bahçeli ve MHP de esasen bu sistemin önemini anlayarak bizimle nasıl bir paket getirmemiz konusunda iş birliği içindeler. Biz isterdik ki CHP de bize katılsın. Esasen CHP ve diğer partilerle yeni anayasa için komisyonlar kurduk. Son seçimlerden sonra bir daha kurduk ama her seferinde masayı terk ettiler. Aynı Güney Kıbrıs Rum Kesimi gibi, aynı Anastasiadis."

Rum lider Nikos Anastasiadis'in adada barışın sağlanmasına yönelik görüşmeleri terk ettiğini hatırlatan Çavuşoğlu, "Şimdi bir taraftan diyorlar ki 'Türkiye'nin garantisine ihtiyaç yok, biz burada huzur içinde yaşıyoruz', diğer taraftan Kıbrıs'ı Yunanistan'a bağlayan Enosis ile ilgili yasayı mecliste kabul ediyorlar. Biz bu ayak oyunlarını yutmayız. Biz Kıbrıs Türk halkının bugüne kadar yanında olduk, bundan sonra da sonunda yanında olacağız." değerlendirmesini yaptı.

G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı için Almanya'da bulunan Çavuşoğlu, Köln kentinde Avrupalı Türk Demokratlar Birliğinin (UETD) düzenlediği etkinlikte güncel konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“TÜRKİYE İÇİN ÇALIŞIYORUZ”

Her yurt dışı ziyaretinde Türklerle bir araya gelmeye çaba gösterdiklerini anlatan Çavuşoğlu, Başbakan Binali Yıldırım'ın da yarından itibaren Almanya'da temaslarda bulunacağı bilgisini verdi.

Çavuşoğlu, Türkiye'ye çok büyük bir ilginin bulunduğunu ifade ederek, kendilerinin de yoğun bir diplomasi trafiği yürüttüğünü, güçlü bir Türkiye için çalıştıklarını kaydetti.

Türkiye'den beklentilerin çok büyük olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, bu noktada Türkiye'nin son yıllarda yaptığı dış yardımlar hakkında bilgi verdi.

Bakan Çavuşoğlu, geçen yıl sadece 3,9 milyar dolar dış yardımda bulunduklarını bildirerek, bu miktarla ABD'nin ardından en fazla yardımda bulunan ikinci ülkenin Türkiye olduğu bilgisini paylaştı. Bu miktar gayrisafi milli hasılaya göre değerlendirildiğinde ise Türkiye'nin en fazla yardımda bulunan birinci ülke olduğunun görüleceğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Mazlumların bizlerden beklentisi var. O beklentileri geri çeviremeyiz." ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, Almanya ile güvene dayalı bir şekilde ilişkilerini geliştirmek istediklerini dile getirdi. Almanya'nın bugüne kadar sığınmacılar meselesinde diğer Avrupalı ülkelere göre farklı bir tutum göstermesinin kendilerini memnun ettiğine değinen Çavuşoğlu, "Ancak herkesin elini taşın altına sokması lazım. Popülizme yer vermemeliyiz." görüşünü aktardı.

Almanya Başbakanı Angela Merkel'in kısa bir süre önce Ankara'ya gerçekleştirdiği ziyarette Almanya'daki terör örgütü PKK ve Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeleriyle ilgili Türkiye'nin beklentilerini ilettiğini hatırlatan Çavuşoğlu, "Somut adımlar beklemek de bizim en doğal hakkımızdır. Terörle ilgili konularda gevşek davranamayız. Bugün bazı dostlarıma da söylediğim gibi 'Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın' derseniz terör örgütlerine, o yılan sizi gelir sokar, zehirler. Teröre karşı tolerans yok." diye konuştu.

Çavuşoğlu, yurt dışındaki FETÖ üyeleriyle mücadeleye büyük önem verdiklerine dikkati çekti.

"DİTİB'E ANCAK TEŞEKKÜR EDİLİR"

Almanya'da Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) ile ilgili iddialara da değinen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Son günlerde özellikle DİTİB'e yönelik iddiaları reddediyoruz. DİTİB, Almanya yasalarına göre kurulmuş bir sosyal örgüt. Bugüne kadar sadece burada yaşayan Türklere değil, burada yaşayan Müslümanlara da ciddi hizmetleri olmuştur. Esasen bugün yurt dışında yaşayan Türkler arasında radikalleşen bir kişi bile yok. Bunun da en önemli sebeplerinden bir tanesi, DİTİB aracılığıyla hocalarımızın, imamlarımızın, vatandaşlarımızı, soydaşlarımızı yüce dinimiz İslam konusunda doğru bilgilendirmesidir. Dolayısıyla DİTİB'e ancak teşekkür edilir."

Mevlüt Çavuşoğlu, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığını destekleyen akımların her geçen gün güç kazandığına vurgu yaptı. Bazı siyasilerin de bunu desteklediğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Soruyorum onlara, Avusturya Dışişleri Bakanı'na (Sebastian Kurz) da sordum; 'Sebastian senin ülkende bir tane radikalleşen Türk var mı?' Yok." değerlendirmesinde bulundu.

Çavuşoğlu, yurt dışında yaşayan Türklerin hem o ülkelerin yasalarına hem de toplumun kurallarına bağlı kalmasının o ülkeler tarafından takdir edilmesi gerektiğine işaret etti.

Yurt dışındaki Türk vatandaşlarının Türkiye ile olan gönül bağı kesilmeye çalışırsa bunun başarılamayacağına dikkati çeken Çavuşoğlu, "Bu mümkün değil. Bu zorla kurulan, suni bir bağ değildir, gönülden gelen, aşkla olan bağdır. Dolayısıyla kimse bunu engelleyemez, buna cüret etmesin." görüşlerini aktardı.

Çavuşoğlu, yurt dışında PKK yandaşlarının FETÖ'nün de kışkırtmasıyla Türklere yönelik saldırılarında artış olduğuna dikkati çekti.

Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Sakın korkmayın, boğun eğmeyin. Bunlar teröristtir, içeride dışarıda fark etmez. Bunlara hesap soracağız. Türkiye'de her yerde inlerindeyiz. Şehirlerden temizledik, şimdi o dağlardaki o ilkel şartlarda yaşadıkları inlerinden temizliyoruz. Yurt dışındaki faaliyetlerini de engellemek için çalışıyoruz. Aldığımız ve alacağımız kararlarla, burada sizleri rahatsız eden, sizleri taciz eden o hainlerden de Türkiye'ye geldikleri zaman hesabını soracağız. Vatandaşlarımı rahatsız edeni ben de rahatsız ederim. Vatandaşlıktan çıkarma dahil her türlü tedbiri alacağız."

"YENİ SİSTEM İSTİKRAR VE GÜVENLİĞİ GARANTİ ALTINA ALIYOR"

Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin özelliklerini de anlattı.

Diktatörlük getirilmek istendiği eleştirilerine karşı çıkan Çavuşoğlu, "Sandık nereye gidecek, millete. Esas diktatörlüğü isteyen sensin çünkü bugüne kadar hiçbir seçimi kazanamadın." yorumunu aktardı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dünyanın en güçlü lideri olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Seversiniz sevmezsiniz, oy verirsiniz vermezsiniz, bugün Recep Tayyip Erdoğan'dan daha güçlü lider yok. Gittiğim ülkelerin bazıları diyor ki 'Recep Tayyip Erdoğan'ı bize iki sene verirseniz bizim ülke düzelir.' Bunu söyleyen Avrupa ülkeleri de var, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri de var."