Alaattin Çakıcı'dan Tuğrul Türkeş'e Sert Tepki!

Ahmet Davutoğlu'nun bakanlık teklifini kabul ederek şimşekleri üzerine çeken Tuğrul Türkeş'e bir tepki de Tekirdağ F Tipi Kapalı Cezaevinden yatmakta olan ünlü kabadayı Alaattin Çakıcı'dan geldi

Alaattin Çakıcı yatmakta olduğu Tekirdağ F tipi kapalı cezaevinden yazdığı mektupla Tuğrul Türkeş'e sert tepki gösterdi. Tuğrul Türkeş'i babasına ihanet etmekle suçlayan Çakıcı, Türkeş'i babasının onurlu gücünün arkasında sönük ve ilkesiz bir kişilik olarak tanımladı. "Onurunu kaybedip yol arkadaşını satan, şehit polislerimizi askerlerimizi şehit edenlerin uzantılarıyla birarada olmak şehitlerimize, tarihimize, babana ihanet etmek değildir de nedir?" sorusunu yönelten ünlü kabadayı, Tuğrul Türkeş'ten yıllar önce aralarında geçen diyalogları hatırlamasını istedi.


İşte Alaattin Çakıcı'nın O Mektubu: “TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNE AZİZ TÜRK MİLLETİ ÖNÜNDE KAMUOYUNA SAYGILARIMLA Aziz vatanımızın ve yaşadığımız coğrafya on yıllardır küresel güçlerin ve yerli işbirlikçilerin ihanetiyle coğrafyamızda iki devlet yok edildi. Coğrafyamızdaki Türk düşmanları batılı küresel güçler ve kuzeyimizdeki Çarlık ve Sovyetlerin devamı olan Ruslar Skyos Piest Antlaşmasındaki Osmanlıyı parçalayıp Türk ve İslamın son kulesi olan devletimiz üzerinde yıllardır kısmi baypas yapmaktadırlar. 7 Haziran seçimlerinden sonra devlet olduğunu hatırlayanlar, milli bir koalisyona geçit vermeyenler, PKK uzantısı siyasilerle seçim hükümetinde yer alan Akparti, başlatılan operasyonları kaybettiği iktidarı geri alması için mi yaptığı insanın aklına geliyor. Devletin başı demokratik parlamentoda kendisine verilen yetkinin dışına çıkarak eski sultan olma sevdası bir tutku haline geldiği açıkça anlaşılmıştır.

Partisine, geçmişine, babasına ihanet eden yezit ama senin baban ömrünü bu davaya adamıştı. Seninle merhabamız otuzbeş yılın üzerinde. O zamanda sönük, ilkesiz, babasının onurlu gücünün arkasında silik bir şahsiyet olduğunu ben ve başka kalbi inanmış dava insanları bilmektedir. Bak efendi cevap verirsen daha ağır konuşurum. Hatırla senin için yıllar evvel bana Fethiye Kalkan’a gelenler hala hayattalar. ABD’de iken seninle konuştuklarım, aynı konu ile ilgili ses kaydın belirli kurumlarda arşivdedir. Onurunu kaybedip, yol arkadaşlarını satan, şehit polislerimizi, askerlerimizi şehit edenlerin uzantısı olanlarla bir arada olmak şehitlerimize, tarihimize, babana ihanet değilde nedir? Senin için bu kriterlerde yaşamak babası Muaviye olmayan yezitten ne farkın var. Kamuoyuna,

Aziz Türk Milletine Saygılarımlar Arz Ederim