Prof.Dr. Erhan Arıklı : "AKINCI'YA GÜVENİYORUM"
Kıbrıs Manşet Özel Haber
Kıbrıs Türk siyasetinde milliyetçi kesimin ve sağ seçmenin kanaat önderlerinden Yeni Doğuş Hareketi Genel Başkanı Prof.Dr.Erhan Arıklı'nın sosyal paylaşım sitesi facebooktaki kişisel hesabından yaptığı durum güncelllemesi sosyal medyada milliyetçi kesimin tartışmalarına neden oldu. Sosyal medyadan KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'ya herşeye rağmen güvendiğini açıklayan Arıklı'ya KKTC Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Çağatay Civan başta olmak üzere Milliyetçi Hareket Platformu Genel Başkanı Ufuk Akan Üçay ile Milliyetçi kesimin keskin kalemlerinden Volkan Gazetesi eski Başyazarı ve ortağı , Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın da uzun yıllar danışmanlığını yapan Sabahttin İsmail anında reaksiyon göstererek sosyal medyada tepkilerini gösterdiler.
Sosyal medyada uzun zamandan sonra yapılan bu hararetli tartışma sağ kesimin kendi arasındaki özeleştirisi mahiyetinde de değerlendirilebilir. Prof. Dr.Erhan Arıklı'nın sosyal paylaşım sitesi facebooktaki kişisel hesabından yaptığı paylaşımın tam metni aşağıdaki gibidir :
"Ben her şeye rağmen Akıncı ' ya güveniyorum. Aşağıdaki ona ait sözler, samimi bir insanın ağzından çıkan samimi sözler gibi görünüyor. Sayın Akıncı ya güveneceğiz ama dikkatli olacağız ve uyarı görevimizi de yapacağız. Bizim hasasiyetimiz ve bu hassasiyetleri her platformda dile getirmemiz, müzakere masasındakilerin elini güçlendirir. Teslimiyetçi tavır ise, Rumların isteklerini kamçılamaktan başka işe yaramaz.
Sayın Akıncı düzenlediği basın toplantısında Mülkiyette ilgili şu sözleri söyledi;
"Kimsenin tedirgin olmasına gerek yok. Bu devlet, gereğini yaptı zamanında. Bunu yapmalı mıydı ayrı bir tartışma... İnsanlar bu şekilde koçan sahibi oldular ve evlerinde oturuyorlar. Oturmaya da devam edecekler. AİHM'e davalar açıldı bununla ilgili. Türkiye kullanım kaybı olarak Louizidu'ya 1 milyon Euro ceza ödedi. AİHM yargıçları Türkiye'ye dedi ki, KKTC'yi tanımam ama seni tanırım, sen yerel çağrı müessesi yarat Rumlara dedi. Benim başıma gelmesinler dedi. 1400 dava birikti orada. TMK bu şekilde kuruldu. Biz ne yaparsak yapalım, uluslararası hukuk kavramı da var. Bazı hususlar vardır. AİHM bunları yaparken, bir karar daha üretti ve dedi ki, Rum mal sahibine koçanı sen tutmuş olabilin ama öncelik senindir diye birşey yok dedi. 41 yıldır burada yaşayan insanları sokağa atamam dedi. Bütün bunları değerlendirdiğimzde bir tablo ortaya çıktı. Bireylerin mülkiyet hakkı olduğunu devlet Denktaş zamanından beri kabul ediyor. Çare olarak önerilenler farklııdr. Kabul ediyor ki takas yapacak. TMK'ya gelen insanlara milyonlarca Sterling para ödedim. Mülkiyette hem eskiden beri elinde koçan tutanın hakkı var, hem de 41 yıldır orada yaşayanların da hakkı var. Bu konuda bizim halkımız tedirgin oldu. Tedirginliği gidermek benim görevimdir. Rum tarafının tavrı, ısrarla inatla kiminse mal o belirleyecek hakkı diyordu. Ilke dönecek demiyorum ama dönme hakkı vardır ve öncelikle de onundur. Dönecek derse dönecek, takas isterim derse konuşulacak. Bu rum tarafının tavrıdır. Şimdi, Hem kullanıcının hem eskiden gelen koçan sahibinin hakkı eşitendi! Kriterlere göre bağımsız tarafsız dengeli bir komisyona gidecek bu konu. Asıl olan kriterlerdir. Bu kriterler de daha tartışılmadı. Müsaade edin bize... Şimdiden bu konuda gereksiz bir telaş oldu. Bu telaşın nedeni de şeffaflık oldu. Biz de size birşeyi açıkladığımızda inanın. Referanduma bile gidilmeyecek dendi! Öyle birşey olamaz! 11 Şubat belgesine göre olamaz! Hayat devam ediyor. Süreci sonuçlandırmak hedefimizdir. Kimseyi mağdur etmeden bir çıkış yolu bulmaktır esas olan... İnsanımızı çözüm sonrası ertesi gün çözümden önceki gününden daha iyi bir hayatı olacağını her anlamda hissetmesini sağlamazsam, ben başarısızım demektir. Böyle bir çözümün sürdürülebilirliği kuşkuludur.”
Bir miktar da olsa, yer değiştirmenin söz konusu olacağını belirten Akıncı, bu insanlar için plan proje yapılacağını ifade etti.
Akıncı, “orada bir hayat var. Çevresiyle, otuyla böceğiyle bir çevresi var. Onları çözüme kazanbilmemiz için bir yaşam kuracağız. Bu çözüm maliyetli bir çözüm olacak. Buna yardım edeceğini söyleyenler var. Çözüm vakti geldiğinde ne yapabileceklerini göreceğiz. AB Komisyon Başkanı ise, 10 sene sonraya kalırsa daha maliyetli olacağını söyledi bana. AB'nin desteğini de bekleyeceğiz.” diyerek, çarenin tazminat, iade ve takas! Olduğunu kaydetti. Kriterlere göre bu çözüm yöntemlerinin uygulanacağını da belirten Akıncı, çözümün iki toplumlu niteliğinden vazgeçilmeyeceğini de söyledi.
"
