GUTERRES, İNGİLTERE, FRANSA VE ABD’NİN AÇIKLAMALARI

Rum basınında bugün yer alan bir haberde “uluslararası unsurun Crans Montana’da, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin çabaların zirveye ulaşmasına dair bir sahne kurduğu ve tarafların tümünü buna yanıt vermeye çağırdığı” ifade edildi.

Politis gazetesi “Çözüm İçin Fırsat- ABD, İngiltere, Fransa Pozisyon Alıyor” başlıklı haberinde, önümüzdeki Cuma günü İsviçre’deki konferansta bulunması beklenen BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in “Kıbrıs’ın yeniden birleşmesine dair fırsatın en nihayet herkesin önünde olduğuna” işaret ettiğini iletti.

Gazeteye göre BM Genel Sekreteri Guterres, yaptığı yazılı açıklamada “İlgili bütün oyuncuları, esas olarak Kıbrıs, aynı zamanda Doğu Akdeniz’in geniş bölgesine ilişkin bu fırsattan istifade etmeye çağırıyorum. Bu amaca yönelik olarak, BM Genel Sekreteri olarak, bu çabayı destekleme konusundaki istikrarlı taahhüdümü yineliyorum” ifadelerini kullandı.

İngiltere Başbakanı Theresa May’in ise, İngiliz Parlamentosu kürsüsünden “başlayacak olan müzakerelerde, bitiş çizgisini geçmeyi umduklarını” ifade ettiğini yazan gazete, İngiltere Başbakanı Boris Johnson’un ise “Crans Montana’daki konferansı, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin mükemmel bir fırsat” olarak nitelediğini aktardı.

Fransa’nın da Kıbrıs’ın yeniden birleşmesine ilişkin müzakereler sürecine, istikrarlı destek belirttiğini yazan gazete, Fransa Dışişleri Bakanlığı Basın Sözcüsü’nün, yaptığı açıklamada “Fransa’nın, BM Güvenlik Konseyi üyesi olarak, yeniden birleşmeye ilişkin müzakereler sürecini istikrarlı bir şekilde desteklediğini söylediğini” iletti.

DOHERTY KİPE’YE DEMEÇ VERDİ

“ABD’nin de Crans Montana’daki konferansı, çözüme varılmasına ilişkin en iyi fırsat olarak gördüğünü” yazan gazete, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Lefkoşa Büyükelçisi Kathleen Doherty’nin, Rum Haber Ajansı KİPE’ye verdiği demece yer ayırdı.

KİPE’ye verdiği demeçle “tarafların tümünü, Kıbrıs’taki liderlerin son iki yıldır gösterdiği esneklik ve yaratıcılığın aynısını göstermeye çağıran” Doherty, “her müzakerenin, diğer boyutta kazançlı olunması için, bir boyuttaki değiş tokuşlar-tavizlerle son bulduğunu” ifade etti.

Doherty’nin, ülkesi ABD’nin “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, Münhasır Ekonomik Bölgesi (MEB) içerisindeki kaynakları geliştirme hakkını tanıdığını” yinelediğini yazan gazete, Doherty’nin, ABD’nin “petrol ve doğal gaz kaynaklarının, aynı zamanda Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bütün kaynaklarının, kapsamlı bir çözüm çerçevesinde, iki toplum arasında adil bir şekilde paylaşılması gerektiğine inanmayı sürdürdüğünü” de aktardı.

“Her ikisinin de gerçekleşmesinin en iyi yolunun (hem Kıbrıs’ın hakkının korunması, hem de kaynakların paylaşımının), Kıbrıs sorununun yaşayabilir ve adil bir çözümü aracılığıyla olacağını” ifade eden Doherty, “yeniden birleşmiş bir Kıbrıs’ın, bütün Kıbrıslıların adanın kaynaklarından yararlanacaklarının güvenceye alınması için yardımcı olacağını” ifade etti.

Doherty sözlerinin sonunda “petrol şirketlerinin, riski azaltmak ve gelecekle ilgili planlamalar yapmak için, istikrarlı ve güvenilir bir politik-ekonomik çevre tercih ettiklerini” sözlerine ekledi.

Doherty’nin açıklamaları Haravgi’de “ABD: Çözüm İçin En İyi Fırsat”, Fileleftheros’ta ise “Kathleen Doherty’den MEB ve Müzakerelerle İlgili Öğütler” başlığıyla yer aldı.

Alithia ise “Kıbrıs Sorununun Çözümüne İlişkin Beklentiler” başlıklı haberinde, Avrupa, Amerika ve Avustralya’dan siyasi yetkililerin, Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi ve Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin kendi dilek ve ümitlerini ifade ettiklerini yazdı.

Gazeteye göre Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin çabaların başarılı olmasını dileyen Avustralya Genel Valisi Sir Peter John Cosgrove, müzakere sürecinin gidişatına ilişkin malumat da istedi.

Lüksemburg Başbakanı Xavier Bettel de açıklamasında, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in bir sonraki AB zirvesine, ilerlemeye ilişkin iyi haberlerle gitmesini diledi.