Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis, Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerinin üçüncü aşamasına ilişkin metodoloji belirlenmediği sürece üçünü aşamaya geçme niyetlerinin olmadığını açıkladı.

Alithia gazetesi: “Metodoloji Olmaksızın Yeni Aşamaya Geçmiyoruz” başlığı altında, Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis’le gerçekleştirilen bir söyleşiye yer verdi.

Hristodulidis söyleşisinde, “Kıbrıs sorunun çözümü müzakerelerine ilişkin kesin olan tek şeyin, Kıbrıs Rum tarafının uzun zamandır talep ettiği, tarafların tüm temel konulara ilişkin önerilerini sunmaları aşamasının tamamlaması olduğunu” belirtti.

Hristodulidis, “Metodoloji bakımından bunun olumlu bir gelişme olduğunu ancak bunun Türk önerilerinin içeriğinden memnun oldukları anlamına gelmediğini” belirterek “şimdi ise, olası bir üçünü aşamanın gerçekleştirileceği temelin metodolojisinin belirlenmesi gerektiğini” savundu.

“Metodoloji olmaksızın müzakerelerin ilerlemesinin çok zor olacağını” iddia eden Hristodulidis, “metodoloji, belirli bir müzakere unsuru ve rota olmadan yeni bir müzakere aşamasına girme niyetimiz yoktur” şeklinde konuştu.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in “müzakerelerin üçüncü aşamasının temelini oluşturacak çeşitli alternatif metodoloji önerilerinde bulunduğunu” da savunan Hristodulidis, örnek olarak Anastasiadis’in “üçlü kayıt” önerisine değindi ve “sonsuz monologlar yapmak hedefimiz değildir” ifadesini kullandı.

Hristodulidis, müzakerelerin devamına ilişkin çabaların sürdüğünü ve yeni tur müzakerelere ilişkin metodolojinin belirlenmesi çabalarını devam ettireceklerini belirtirken Anastasiadis’in ortak açıklama yapılmasındaki ısrarının haklılığının her geçen gün ortaya çıktığını öne sürdü.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun Ortak Açıklamayı kamuoyu önünde kabul ettiğini belirten Hristodulidis, Eroğlu’un bu açıklama dışına çıkamayacağını, aksi taktirde müzakerelerde yaşanacak sorunlardan sorumlu olacağını iddia etti.

Hristodulidis, Kıbrıs Rum tarafının ortak açıklama ve tüm başlıklara ilişkin tezlerin sunulması taleplerinin gerçekleşmesini örnek göstererek Kıbrıs Rum tarafının taleplerinin yavaş yavaş hayata geçmekte olduğunu belirtirken AB’nin müzakerelere daha etkin müdahil olma yönündeki arzusunun da artık net olduğunu savundu.

Bir soruya karşılık Hristodulidis, “müzakerelerin tatile çıkmadığını, 26 Ağustos’ta müzakerecilerin, 2 Eylül’de ise liderlerin görüşmesi olduğu, aradaki zamanda ise BM’nin bazı temaslarının yer alması olasılığının bulunduğu”  yanıtını verdi.

Müzakerecilerin Yunanistan ve Türkiye’ye çapraz ziyaretlerinin ne zaman gerçekleşeceği şeklindeki bir soruyu ise Hristodulidis, “Türkiye’deki seçimler sonrasında, büyük olasılıkla Ağustos sonunda gerçekleşmesi bekleniyor” şeklinde yanıtladı.

“TÜRKİYE’NİN AB SÜRECİNİ KOLAYLAŞTIRMAYACAĞIZ”

Gazete, Hristodulidis’in Türkiye’nin AB sürecine ilişkin olarak ise, Türkiye’nin “geçersiz Kıbrıs Cumhuriyeti” olarak nitelendirdiği bir ülke olarak bu ülkenin AB sürecini kolaylaştırmayacaklarını söylediğini yazdı.

Hristodulidis, Türkiye’nin müzakere başlıklarının açılmasına ilişkin kendilerine bugüne kadar hiçbir baskı yada görüş talebi gelmediğini belirtirken bir şey yapması ve yükümlülüklerini yerine getirmesi gereken tarafın Türkiye olduğunu öne sürdü.

DOĞAL GAZ ŞİRKETLERİ TÜRKİYE’Yİ BEKLEYEMEZ

Hristodulidis söyleşisinde, Güney Kıbrıs’ın sözde Münhasır Ekonomik Bölgesinde (MEB) keşfedilen doğal gaz yatakları ve müzakerelere etkisine de değindi ve bu konudaki planlarının normal şekilde sürdüğünü vurguladı.

Hristodulidis, Güney Kıbrıs’ın sözde MEB’inde çalışma yapan şirketlerin Türkiye’nin Kıbrıs sorununu ne zaman çözeceğini bekleyemeyeceklerini ve Kıbrıs sorununun çözülmemesi durumunda Türkiye’nin bölgedeki enerji işbirliği gibi büyük planlardan mahrum kalacağını öne sürdü.

Hristodulidis son olarak, Güney Kıbrıs’taki okullarda federasyon sisteminin okutulması konusuna da değindi ve bu yöndeki kararın kesin olduğunu, federasyonun ne olduğunu öğrenmenin, öğrencileri federasyon yanlısı yapacağı anlamı taşımadığını belirtti.