ÇEK MERKEZLİ DÜŞÜNCE KURULUŞUNA GÖRE GÜNEY KIBRIS VE YUNANİSTAN, RUSYA’NIN AB’DEKİ DEMOKRASİNİN ALTINI OYMA ÇABALARINI GÖĞÜSEMEDE SINIFTA KALDI
Çek merkezli düşünce kuruluşu European Values Think-Tank, Kremlin’in “Avrupa Birliği’ndeki demokrasinin altını oyma çabalarını göğüslemede” Güney Kıbrıs’ın “sınıfta kaldığı”nı savundu.
Politis’in “Kremlin’in İşbirlikçileri… Avrupa Düşünce Kuruluşuna Göre, Kıbrıs ve Yunanistan Direnmiyor” başlıklı haberinde, adı geçen düşünce kuruluşunun 2017’nin ikinci ve 2018’in ilk yarısını, yani Yunanistan-Rusya ilişkilerinin bozulmadığı dönemi kapsayan raporunda, Güney Kıbrıs’ın Yunanistan’la birlikte, “Kremlin’in işbirlikçisi olarak sınıflandırılan ve özlü direnç göstermeyen tek iki AB üyesi” olarak sınıflandırıldığını yazdı.
Gazete, Güney Kıbrıs hakkında raporda yer alanları şu şekilde aktardı: 
“İlişkileri dostanedir. Kıbrıs siyaset sahnesi tehdit hissetmiyor ve sıklıkla, Moskova’ya karşı şikayetleri dikkate almadan Rusya ile daha iyi ilişkileri savunuyor. Rusya’dan tehlike algılamayan ülkeler grubunda yer alıyor ve ülkenin SSCB dönemindeki toprak bütünlüğünü destekliyor. Off Shore bankacılık faaliyetlerinin ana destinasyonu olarak büyük bir Rus toplumuna ev sahipliği yapıyor ve Rusların favori turistik hedefidir. 2011’de Rusya’dan 2 milyar 500 milyon Euro tutarında kredi aldı, taksitlerini hala ödüyor. Kıbrıs’ın Rusya’nın faaliyetlerine susma nedenlerinden biri bu olabilir.” 
Raporda, Güney Kıbrıs’ın Ukrayna krizi sırasında AB’nin Rusya’ya yaptırım uygulamasına itiraz ettiği ve zamanın Rum Dışişleri Bakanı’nın Die Welt’e yaptığı “Rusya ile ekonomik ilişkilerimiz, yaptırımların Kıbrıs ekonomisini yok edeceği kadar sıkıdır” açıklamasına da yer verildi ve Güney Kıbrıs’ın NATO üyesi olmadığı hatırlatıldı.
Rum yetkililerin“Rusya Kıbrıs’ın gerçek ve samimi müttefikidir” fikrinin hararetli savunucuları olduğuna dikkat çekilen raporda, Politicio isimli web sitesinde Şubat 2017’de Rum tarafının Moskova’nın medya, internet, aşırı milliyetçi partiler ve Helen-Ortodoks Kilisesi’yle bağlarını, çözüm müzakerelerinin altını oymak için kullandığından korktuğuna dair haber yayımladığı da yer aldı. Ayrıca Güney Kıbrıs’taki çoğu medyanın “uzun süreli bir tabuyu yıkarak, Rusya’nın Ada’da çözümü engellemeye çalışıyor olabileceği kaygılarını dile getirdiğine” işaret edildi.