SÜREÇ, BM GENEL SEKRETERİNİN AKINCI VE ANASTASİADİS İLE YAPACAĞI GÖRÜŞMELERDE BELLİ OLACAK

ANASTASİADİS: “TÜRKİYE’YE GEREKLİ NÜFUZUN UYGULANMASI İÇİN HER İSTİKAMETTE ÇABA HARCAYACAĞIZ”

Lefkoşa, 17 Ağustos 17 (.): Kıbrıs müzakerelerinin bir toparlanma süreci içinde olduğu ve bu sürecin BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le Ekim ayında yapacağı görüşmelere kadar devam edeceği ileri sürüldü.

Fileleftheros “Ekim’e Kadar Toparlanma… Süreci, BM Genel Sekreteri’nin Akıncı ve Anastasiadis’le Görüşmeleri Belirleyecek” başlıklı manşet haberinde, Guterres’in liderlerle görüşmesinin, daha çok müzakerelerin yeniden başlaması ve yeni sürecin ne şekilde yapılacağına dair nabız yoklama tarzında olacağını yazdı.

Ne New York’ta, ne de adada müzakere masasına dönüş için acele edilmediğine işaret eden gazete, BM Genel Sekreteri’nin Sözcüsü Stephan Dujarric’in yeni Kıbrıs Özel Danışmanı’nın zamanı geldiğinde atanacağı açıklamasını hatırlattı.

Gazeteye göre, müzakere süreci netleşene kadar, Espen Barth Eide’nin yeri BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve BM Misyon Şefi Elizabeth Spehar tarafından doldurulacak. Haberde, Rum tarafının, Eide’nin yerine atanacak kişinin AB üyesi bir ülkeden olmasını tercih ettiği kaydedildi.

ANASTASİADİS

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, 15 Ağustos Meryem Ana Yortusu nedeniyle yaptığı konuşmada,  müzakerelerin nasıl ilerleyeceği konusunda, New York’ta yapacağı temasları adres gösterdi.

Anastasiadis, bir “toparlanma döneminde” bulunulduğunu ve şu anda herhangi bir inisiyatif olmasını öngörmediğini söyledi. Ekim ayında düzenlenecek BM Genel Kurulu için New York’a gideceğini hatırlatan Anastasiadis, “Yapacağımız görüşmelerde, Kıbrıs sorununda yeni bir gelişme olması için uluslar arası unsurun nasıl yeniden harekete geçebileceğine bakacağız” dedi.

Nikos Anastasiadis, “Genel Sekreter ve uluslararası toplumun, Türk tarafının isteksiz açıklamalarını ve BM parametreleri dışında bir çözüm istediğini dikkate alması” gerektiği iddiasında bulundu.

Alithia, “Tatil ve Toparlanma Dönemi” başlıklı haberinde ise, Kıbrıs sorununun "buzda” olmaya devam ettiğini ve BM’nin ise prosedürü yeniden canlandırmak için rol alıp almayacağını söylemekten kaçındığını savundu.

BM PARAMETRESİNE VURGU

Habere göre, Anastasiadis, görüşmelerin, BM parametreleri temelinde, Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurul kararları ve Gutyerres’in tarafların önüne koyduklarına saygıyla yeniden başlaması için ellerinden geleni yapacaklarını savundu.

“Türkiye, BM’nin bu asgari taleplerini yerine getirirse, müzakere masasına dönmemizi kimse engelleyemez veya döndüğümüz için eleştiremez” diyen Anastasiadis, “Esneklik göstermesi ve önerilerinin BM parametreleri içinde olduğunu fiilen göstermesi için Türkiye’ye gerekli nüfuzun uygulanması için her istikamette çaba harcayacağız” şeklinde devam etti.

AKEL

Haravgi, BM Genel Sekreter Sözcüsü Dujarric’in dünkü açıklamasını ve AKEL’in değerlendirmesini “Devam İçin Sorumluluk İki Tarafta” başlığıyla manşete çekti.

Gazeteye göre, AKEL, Dujarric’in açıklaması üzerine “Türkiye bir kez daha BM için sorumlular arasında değil. BM maalesef bir kez daha gelişmeleri Kıbrıs’taki tarafların iradesine bıraktı. Mevcut durumdan ve bundan sonra ne olacağından Kıbrıs’taki iki tarafın sorumlu olduğu görüntüsü meydana geldi. Türkiye de bu görüntünün dışında tutuldu” görüşünü ortaya koydu.

II. HRİSOSTOMOS

Aynı gazete Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu II. Hrisostomos’un, Kıbrıs sorununda izlediği çizgi yüzünden Rum Yönetimini eleştirdiğini, bu çizgiye karşı olduğunu belirterek, müzakerelerin yeni bir zeminde yapılmasını istediğini yazdı.

Habere göre, II. Hrisostomos, Rum Yönetimi’nin müzakereleri Rum Ulusal Konseyi’nin oy birliğiyle aldığı kararların dışında yapığını belirterek, siyasi partileri, müzakereleri Ulusal Konsey kararları ve Denktaş-Makarios ve Denktaş-Kiprianu anlaşmaları (Doruk Anlaşmaları) zeminine geri oturtmak için birlikte çalışmaya çağırdı.

(ŞA/FEZ)