Lefkoşa, 23 Haziran 17 : Rum Yönetimi’nin, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin  hazırlamış olduğu belge üzerindeki yorumları çerçevesinde, çözümün uygulanması anlaşması aracılığıyla Türkiye’nin oynamaya çalışacağı role yönelik olarak ciddi itirazları gündeme getirdiği belirtildi.

Fileleftheros gazetesi “Garantilere İlişkin İtirazlar” başlıklı haberinde, elde ettiği bilgilere dayandırdığı haberinde, Rum Yönetimi’nin, çift rakamlı sayıda olan gözlemlerinde, özellikle “Çözümün Uygulanması Anlaşması” konusu üzerinde durduğunu yazdı.

Gazete, “müzakerelerde olup bitenleri iyi bilen kaynaklara” atıfta bulunarak,  Rum tarafının, Eide’nin belgesine ilişkin gözlemlerinden oluşan taslağı dün akşam teslim ettiğini de belirtti.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Eide’nin, Çözümün Uygulanması Anlaşması’na ilişkin  koyduğu mayına, nihayetinde basmadığının görüldüğünü ileri süren gazete Rum tarafının gözlemlerinin içeriğine de yer verdi.

Rum Yönetimi’nin gözlemleri içerisinde, Türkiye’nin, anayasal düzenin garantörü olamayacağına; Çözümün Uygulanması Anlaşması’nın Türkiye, Yunanistan, İngiltere ve Birleşik Kıbrıs tarafından imzalanması konusunda Türkiye’nin çözümün uygulanmasının garantörünü teşkil edemeyeceğine yer verdiğini yazan gazete, Çözümün Uygulanması Anlaşması’nın, Birleşik Kıbrıs ile birlikte üç garantör ülkenin imzalanması şeklindeki ifadenin de ek sorunları gündeme getirdiği, “Kıbrıs Cumhuriyeti” ifadesinin yer almamasının “partenojenez” tehlikesini yarattığından (gözlemler içerisinde) söz edildiğini savundu.

Kıbrıs Rum tarafının dile getirdiği bir başka gözlemin ise, Eide’nin belgesinde mevcut anlaşmaların kaldırılmasına ilişkin ifadenin bulunmasına bağlı olarak  “mevcut anlaşmaların ne olacağı” konusunda olduğunu yazan gazete Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, “kaldırılması” ifadesi yerine “yerine başka bir şey konması” ifadesini kullandığına dikkat çekti.

Tartışma noktası olan “Türk askerinin” çözümden sonra çekilmesi  konusunda ise Eide’nin belgesinin, askerin çekilmesinden değil Türk ordusunun adaptasyonundan söz ettiğini aktaran gazete, Kıbrıs Rum tarafının, çözümden sonra belli sayıda askerin kalmasının kabul edilmesi olasılığını havada sallanmaya bırakırken, bu ifadenin üstünün çizilmesini istediğini yazdı.

Gazete Kıbrıs Rum tarafının, Ada’da yabancı askerlerin daimi mevcut olmasını kabul etmediğini de anımsattı.

Kıbrıs Rum tarafının, gözlemleri içerisinde, “Anlaşmanın Uygulanması Anlaşması” ayağının kökenine ilişkin olarak kendisine verilen izahatlardan memnun olmadığını yazan gazete, bazı bilgilerin, Eide’nin İngiltere ile işbirliğini garanti altına alarak bu ifadenin girmesini sağladığı şeklinde, bir başka bilginin ise bunun İngilizler tarafından  değil sadece Eide tarafından ortaya çıkarıldığı yönünde olduğunu ileri sürdü.

Gazete, Kıbrıs Rum tarafının, söz konusu gözlemlerin, Eide’nin hazırladığı belgede yer almasını talep ettiğini de vurguladı.

“RAHATSIZ EDİCİ İFADELER”

Öte yandan Politis gazetesi ise “Belgenin İki Noktasına Gözlemler-Uygulanma Anlaşması ve Orduya İlişkin İfadeler Rahatsız Etti-Rahatsız Edici İfadeler” başlıklı haberinde, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’ye, belge taslağına ilişkin olarak dün akşam gönderilmesi beklenen gözlemlerin, kaldırılmasının değil de Garantörlük Anlaşması’nın yerine Uygulama Anlaşması konulmasına atıfta bulunan ifadelere karşı çıktığını yazdı.

Rum tarafını meşgul eden bir diğer konunun ise, askerin çekilmesi değil de askerin varlığının düzenlemesine yönelik ifade olduğunu aktaran gazete, belgede, askerin aşamalı veya kısmen çekilmesinin kesin olarak addedilmek yerine, Türk ordusunun çekilip çekilmeyeceğine ilişkin ifadenin yer almadığını da belirtti.

Gazete, Kıbrıs Rum tarafının gözlemlerinden oluşan listenin müzakerecinin desteklenmesi grubu toplantısının ardından ortaya çıktığını, orada bulunanlar tarafından “yanlış ifade edilmiş” olarak nitelendirildiğini, ayrıca bunların ne Kıbrıs Rum tarafını bağladığı ne de görüş ve önerilerini dışarıda bıraktığından söz edildiğini yazdı.

CRANS MONTANA HAZIRLIKLARI

Politis gazetesi “Üç Aşamadaki Konferans” başlıklı haberinde ise,  BM tarafından, Crans Montana’daki Kıbrıs konferansına ilişkin yapılan çalışmalara yer verdi.

İsviçre’nin Crans-Montana kasabasındaki konferansın, dışişleri bakanları düzeyinde garantör güçlerin katılımıyla, yoğun müzakerelerle başlayacağını yazan gazete, ilk ilerlemenin kaydedilmesi durumunda  bayrağın devamında teknokratlara geçeceğini belirtti.

Gazete elde ettiği bilgilere atıfta bulunarak programın, 28 Haziran Çarşamba günü, liderlerin sosyal içerikli görüşmesiyle başlayacağını, Eide’nin belgesi ve 4 Haziran anlaşması temelinde,  Güvenlik ve Garantiler konusuna odaklanmasıyla Perşembe, Cuma ve Cumartesi gününü ise paralel görüşmelerin takip edeceğini, Eide’nin belgesinin ise Pazartesi gününe kadar tamamlanması gerektiğini yazdı.

Habere göre, 3 Temmuz’da başlayacak teknokratlar görüşmesinde Yunanistan’ı, Başbakanlık Diplomatik Büro Müdürü Vangelis Kalapadakis, Türkiye’yi TC Başbakanı Binali Yıldırım’ın Dış Siyaset Danışmanı Kerim Uras temsil edecek.

Gazete ilerlemenin kaydedilmesi durumunda sürecin, yeniden dışişleri bakanlarının dönüşle yükseltileceğini de yazdı.

AB’nin ise Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans tarafından temsil edilmesi bekleniyor.

Gazete aynı sayfada yer alan bir başka haberinde ise, iki topluma ait müzakere grubunun, aynı otelde misafir edileceğini, ayrıca Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e eşlik edecek  siyasi parti başkanlarının ise ayrı otelde olacağını yazdı.

Gazete konferansı izlemek için Crans Montana’ya gidecek olan basın mensuplarının ise siyasi parti başkanlarından ayrı otellerde kalacaklarını da belirtti.

Gazete Dayanışma Hareketi Başkanı Eleni Theoharus’un, bazı sorumluklarına atıfta bulunarak İsviçre’ye gidemeyeceğini açıkladığını da yazdı.

PARTİLER

Bu arada Haravgi gazetesi ve diğer gazeteler, siyasi partilerin Eide’nin taslak belgesine ilişkin açıklamalarına yer verdiler.

DİSİ, taslak belgenin doğru gidişatta olduğunu belirtirken AKEL tepkilerden bazılarının abartılı olduğunu söyledi.

Eide’nin, Garantörlük Anlaşması yerine Uygulama Anlaşması’nın konması şeklindeki önerisinin sorulması üzerine DİSİ Meclis Grup Sözcüsü Nikos Tornaritis, Rum tarafının her zaman için çözümün garanti altına alınmasını düşündüğünü ve bunu söylediğini, halkın Annan Planı’nı ret etmesinin nedenlerinden birinin de bu olduğunu söyledi.

AKEL adına açıklama yapan AKEL  Polit Büro üyesi ve Kıbrıs Sorunu Ofisi Başkanı Tumazos Çelebis, yeteri kadar olumlu unsurun ve bazı sorunlu unsurların bulunduğunu, belgenin önerilen çözüm belgesi olmamasına bağlı olarak basında yapılan tartışmaların abartılı olduğunu ifade etti.

DİKO, EDEK, Dayanışma Hareketi ile Rum Ekologlar ve Vatandaşlar İşbirliği ise yaptıkları açıklamada garantiler konusuna vurgu yaparak belgenin içeriğine ilişkin endişelerini dile getirdiler.

(FK/HA)