ÖZGÜRGÜN: “İKTİDARDA DA MUHALEFETTE DE TUTARLI DAVRANMAK GEREK”

MECLİS GENEL KURULU BÜTÇE İÇİN TOPLANDI (5) 
 

ÖZGÜRGÜN: “MECLİS İÇ TÜZÜĞÜ’NÜN DEĞİŞTİRİLEREK ANGOLEMLİ’NİN MECLİS BAŞKANI YAPILMASINA İTİRAZIMIZ OLMAZ… UBP DESTEK VERECEK”
 

“İKTİDARDA DA MUHALEFETTE DE TUTARLI DAVRANMAK GEREK”
 

“HÜKÜMET PROGRAMINA EN AZINDAN KIBRIS RUM TARAFININ UZLAŞMAZ TUTUMU YÜZÜNDEN GÖRÜŞMELERİN SONUÇSUZ KALDIĞINI OLSUN YAZMANIZ GEREKİRDİ”
 

Ana muhalefet UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli’nin Meclis Başkanı olabilmesi için Meclis İç Tüzüğü’nde yapılacak bir değişikliğe itirazları olmayacağını açıkladı ve “İç Tüzüğü değiştirip Angolemli’yi başkan yapacaksanız ona da itirazımız yok. UBP destek verecek. Açık çek…” dedi.
Özgürgün, siyasi partilerin iktidardayken de muhalefetteyken de tutarlı davranması gerektiğini söyledi. 
Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda, 2018 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’yla ilgili genel görüşmede Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın ardından ilk sözü UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün aldı.
Özgürgün, bütçenin büyük bölümünün bir önceki hükümet döneminden olduğu için rakamlar üzerinde çok bir şey söylemek istemediğini söyledi. Seçim sonrası kurulan hükümetin halk iradesinin ötesinde olduğunu savunan Özgürgün, Cumhurbaşkanı’nın “Bu hükümet UBP yüzünden kuruldu” derken onun da hükümetten umudu olmadığını gösterdiğini iddia etti.Özgürgün, “Birisi yüzünden bir hükümet kuruluyorsa, bu hükümette sorun vardır” diye konuştu.
Denk bütçeye destek vereceklerini, denk bütçe için katkıya hazır olduklarını ifade eden Özgürgün, “Bu anlayışı görürsek ülkenin mali yapısına katkı koyacağız. Bizim derdimiz KKTC’nin ve halkının iyi olmasıdır” dedi.
Hüseyin Özgürgün, kendilerinin iktidarda başka, muhalefette başka davranmadığını, ama esas sıkıntının bunu yapanlarda olduğunu söyledi. 
Özgürgün, “Özümüz ve sözümüz bir olursa, halkın siyasete, iktidar-muhalefet ilişkilerine, devlete güveni artacaktır” diye konuştu.
Belediye yapısının temelden düzeltilmesi gerektiğini ifade eden Hüseyin Özgürgün, UBP hükümeti döneminde bu konuda ciddi bir çalışma yapıldığını, bundan yararlanılabileceğini kaydetti.
UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, belediyelerle ilgili çalışmanın, başkanların bağımsız aday olmasıyla başlatılabileceğini belirterek, bunun getireceği yararlara değindi.
Özgürgün, belediyelerde mali sorunlar, kişisel başarısızlıklar olabileceğini ancak kökten düzelme için bunun yapılması gerektiğini kaydetti.
Muhalefetin konuşacağını, iktidarın ise iş yapması gerektiğini vurgulayan Özgürgün, ülke ve halkın menfaatleri doğrultusunda bir bütçe yılı olmasını diledi.
Özgürgün, hane halkı giderleri ödeneklerine işaret ederek, bunu sert şekilde eleştiren dünün muhalefetinin bugün bu kalemde artışa gitmesini yadırgadığını söyledi.

 

“İKTİDARDA DA MUHALEFETTE DE AYNI OLMAK GEREK”
Özgürgün, “İktidarda ve muhalefette aynı olmak gerekiyor. Ben olsaydım bu kadar eleştiri yapan, bu ödeneği kaldırırdım” dedi.   
TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli’nin Meclis Başkanlığı konusunda UBP’nin bir suçunun olmadığını belirten Özgürgün, “İç Tüzüğü değiştirip Angolemli’yi başkan yapacaksanız ona da itirazımız yok. UBP destek verecek. Açık çek…” ifadelerini kullandı.
Bakanlar Kurulu’nun DAÜ akademisyenlerinin siyaset yasağını kaldırmasına yönelik tüzük değişikliğine de işaret eden Özgürgün, bunun siyaseten tartışılabileceğini ancak hukukçuların yasak öncesi siyaset yapanların ne olacağı konusundaki görüşlerini sordu.
Özgürgün, hizmetin öznesinin devlet olduğunu belirterek, KKTC’nin ekonomik, sosyal ve her yönden ilerlemesi gerektiğini kaydetti.
Kıbrıs konusunda Güney Kıbrıs’ın ortak tavır içinde olduğunu belirten Özgürgün, “Hükümetin de Güney Kıbrıs’ta belirlenen ortak tavra, ortak tavırla cevap vermesi gerektiği düşüncesindeyim” dedi.
Kıbrıs konusunda Meclis’in ortak karar alabileceği konularda Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın adım atmasını öneren Hüseyin Özgürgün, hükümet programına Kıbrıs konusunda bir şey yazılmadığına işaret etti ve Meclis’in ortak kararının Güney Kıbrıs’a ve dünyaya mesaj olacağını anlattı.
UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, “Hükümet programına en azından Kıbrıs Rum tarafının uzlaşmaz tutumu yüzünden görüşmelerin sonuçsuz kaldığını olsun yazmanız gerekirdi” diye konuştu.

 

“HÜKÜMETİN SİYASETİNİ KİM GÖTÜRECEK?”
Özgürgün, “Herkes kendi siyasetini götürecekse hükümetin siyasetini götürecek kimdir? Dışişleri Bakanı yurt dışı temaslarını partisi adına mı, hükümet adına mı yaptı?” diye sordu.
UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, iktidar doğru giderse muhalefet sadece eleştirir, olumlu eleştirir. Hükümet henüz yeni kuruldu, bazı kararlar alındı. 4’lü koalisyonun başında başbakan olmak çok zordur, Allah yardımcısı olsun. Olumlu hareketlerine destek vereceğiz. Oturur konuşursak öneriler de yapacağız” dedi.
Bir Başbakan’ın makam araçları da korumaları da olması gerektiğini belirten Özgürgün, ülkenin makamlarının önemli olduğunu, saygı duyulması gerektiğini söyledi.
Hüseyin Özgürgün, Anayasal kurumlardan Sayıştay’ın bütçesine geçmişte ret oyu verenlerin bugün niçin olumlu oy verdiğini sordu ve “İktidarda farklı muhalefette farklı davranmamak gerek. Bizim devlete saygımız var. Dün de evet dedik, bugün de…İktidarın da muhalefetin de anayasal kurumları koruması gerekir” diye konuştu.
Ülkenin bekasında polis ve yargının çok önemli olduğuna işaret eden UBP Genel Başkanı Özgürgün, bunun ardından da dış güvenlik ve ekonomik refahın geldiğini kaydetti. 
Girne yolunun yılan hikayesine döndüğünü, ambulansların da zorlandığını belirten Özgürgün, halkın yol tamiri sırasında yaşadığı sıkıntılara işaret etti.
“Anavatan Türkiye olmadan bu topraklarda varlık sürdürmek mümkün değil” diyen Hüseyin Özgürgün, ülkede her şeyin düzgün olması isteniyorsa ilişkilerin iyi olması gerektiğini ve bu konunun da iktidarda başka muhalefette başka davranılmaması gerektiğini kaydetti. 
Özgürgün’ün konuşması sırasında izleyici locasındakilerin alkışlaması üzerine, oturumu yöneten Meclis Başkan Yardımcısı Zorlu Töre uyarıda bulundu.
Konuşmasını sürdüren Özgürgün, Başbakan’ın Türkiye ziyaretini olumlu bulduğunu da ifade etti.
Bizim derdimiz Kıbrıs Türk halkının refahı diyen Özgürgün, Erhürman’nın ve hükümetin bu doğrultuda attığı adımları olumlu değerlendireceklerini kaydetti. Özgürgün, Dışişleri, bakanlığının da desteklenmesi gerektiğini bu bakanlığın ülkenin “yüzgörümlüğü” olduğunu söyledi.
2008 yılından beri bakanlığa diplomat alınmadığını da işaret eden Özgürgün, Dışişleri bakanlığının ve temsilciliğin çok güçlü olması gerektiğini belirtti.
Özgürgün, Lefke’nin ilçe olarak gerekli altyapıya kavuşmasını da dile getirerek kendilerinin de bu konuda hükümete destek olacağını kaydetti.
Lefke’de bir tek belediye olduğunu, onun başkanının da CTP’den olduğunu belirterek, hizmetlerin ulaşmasının takipçisi olacaklarını ifade eden Özgürgün, Lefke-Güzelyurt yoluyla ilgili bir noktaya kadar gelinen çalışmalar yaptıklarını ancak sonuçlanması konusunda Ulaştırma Bakanlığı’na büyük görevler düştüğünü söyledi.
Ülkede, Ercan Havalimanı  gibi önemli yatırımların da tamamlanmasının önemine değinen Özgürgün, yarın görüşülecek Cumhurbaşkanlığı bütçesinde söz almayacağını o nedenle bugün konuya gireceğini kaydetti.
Özgürgün, “Cumhurbaşkanının 4’lü hükümetin Özgürgün sayesinde olduğunu söylediğini” anımsatarak, “Bizim yaşadığımız sıkıntılar ortadadır” dedi.
Özgürgün, Cumhurbaşkanı’nın iç siyasette rol aldığını ve kendisinden böyle bir tavır beklemediklerini kaydederek, “Cumhurbaşkanı’nın iç siyaset ve kendileriyle ilişkilerinde muhabbetin hep eksik olduğunu” belirtti.
Cumhurbaşkanı’nın haritayı geri aldığını açıkladığında kendilerinin “nasıl aldınız, şifreyi mi verdiler’ gibi söylemlerin Cumhurbaşkanını kızdırdığını dile getiren Özgürgün, ana muhalefet olarak dün olduğu gibi bugünde saygılarını koruyacaklarını söyledi.
Özgürgün, yaptıkları eleştirilerin şahsa değil makama olduğunu, icraatı hedef aldıklarını ancak “Cumhurbaşkanı sözcüsünün kendi şahsına yönelik açıklamalar yaptığını” söyledi.
Önceki hükümetle cumhurbaşkanı arasında yaşanan sıkıntıların bundan sonra devam etmeyeceğine inandığını belirten Özgürgün, bunun yaşanmış olan sıkıntıların sebebinin kendileri olmadığını yineledi.
Özgürgün, UBP’nin hükümete kara muhalefet anlayışıyla yaklaşmayacağını, UBP’nin icraatları yakından takip ederek gerektiğinde de takdirini göstereceğini vurguladı.

 

ÖZERSAY: “ANAYASAL BİR ANOMALİLİKLE, DAÜ YASASINA AYKIRI BİR MADDE DÜZELTİLDİ”
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, DAÜ’de yürürlükte bulunan 2 tüzükte değişiklik yapıldığını, birinin akademik kadro, diğerinin de personel kadrosunda olduğunu söyledi.
Özersay, Bakanlar Kurulunda alınan kararla Anayasal bir anomalilikle, DAÜ yasasına aykırı bir maddeyi düzelttiklerini belirtti.
Özersay, düzelttikleri maddelerle ilgili ayrıntılı bilgi verdi. Özersay, aynı siyaset yasağının olduğu Atatürk Öğretmen Akademisi’nde ise kamu görevlisi olmaları nedeniyle bir düzenlemeye gidilmediğini açıkladı.

 

“TÜM PARTİLER KAMU GÖREVLİLERİNİN SİYASET YASAĞININ KALDIRILMASINI İSTERSE BİRLİKTE HAREKET ETMEYE HAZIRIZ”
Özersay, tüm partiler Kamu görevlilerinin siyaset yapma yasağının kaldırılmasını isterse kendilerinin birlikte hareket etmeye hazır olduğunu belirtti. 
Özersay, göreve gelir gelmez Dışişleri’ne personel alımıyla ilgili adım attıklarını ve yerel seçimler öncesinde bu konuyu çözümleyeceklerini söyledi.

 

“LAÜ VE DİĞER SİYASET YASAKLI KURUMLAR  DA İNCELENİP DÜZENLEMEYE GİDİLECEK” 
Özersay, konuşmasının sonunda Arıklı’nın üniversite rektörleri ve dekanlarının siyaset yapmasıyla ilgili sakıncalı bulduğu noktalara cevap verdi. Özersay, bir süre yerlerinden soru soran vekilleri cevapladı. Özersay, LAÜ’de ve diğer siyaset yasaklı kurumlarda da incelemede bulunup düzenlemeye gideceklerini kaydetti.

 

ERHÜRMAN: “SİYASET YASAĞI ANAYASADA SADECE KAMU GÖREVLİLERİNE UYGULANIR”
Başbakan Tufan Erhürman, Bakanlar Kurulu’nda yapılan tüzük değişikliğiyle ilgili kendi isminin de geçtiğini söyleyerek, “ben milletvekili olduğum anda ödeneksiz izne çıkmış sayılıyorum, konunun da anlatacaklarımın da benimle alakası yok” dedi.
Kamu görevlileri ve kamu personeli ifadelerinin iki farklı grup olduğunu, her kamu hizmetini yerine getirenin kamu görevlisi olmadığını anlatan Erhürman, siyaset yasağının Anayasada sadece kamu görevlilerine uygulandığını belirtti.
Anayasada yer almayan bir yasaklamayı tüzükle yapmanın yok hükmünde olduğunu ve hukuki geçerliliği bulunmadığını anlatan Erhürman, kamu personelinin siyaset yasağının hukuki bir dayanağı olamayacağını söyledi.

 

“BU ÜLKE ZATEN YILLARCA DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARLA YÖNETİLDİ”
Erhürman, “Bu ülke zaten yıllarca doğru bilinen yanlışlarla yönetildi” dedi.
Kıbrıs sorununun çözüm formülü konusunda 4 siyasi parti arasında fikir birliği olmadığı, bu nedenle hükümet programına konulmadığını hatırlatan Tufan Erhürman, “ama bunu söylemiş olmamız nedeniyle, Kıbrıs sorunu eksenindeki hiçbir konuda hükümet hemfikir olamaz, açıklama yapamaz diye bir şey söz konusu olamaz. Bunu uygulamada da gösterdik” dedi.
Dışişleri Bakanı’nın yaptığı görüşmelerin hükümet adına olduğunu bir kez daha yineleyen Erhürman, kendisinin de Kıbrıs konusunda yaptığı açıklamaları da Başbakan olarak yaptığını söyledi.
Sayıştay’ın herhangi bir raporunu beğenmedikleri için bütçesine hayır demediklerini anlatan Erhürman, “Sayıştay başkanının kız kardeşinin bulunduğu yere şimdi de bir başka akrabası yerleştirilmeye çalışılırsa muhalefette ne söylersek iktidarda da söyleriz. Hiçbir bağımsız kurum hükümetle bu şekilde işbirliği içinde atama noktasına gelemez. Anayasal kurumlara saygıdır bunun sebebi. Bağımsızlığını korumak için” dedi.
Kasım ayında denetimli serbestlik yasası geçirildiğini, Aralık’ta laboratuvar yangını çıktığını ve 13 ay boyunca hiçbir yasal yükümlülüğün yerine getirilemediğini belirten Erhürman, 19 kişinin denetimli serbestlik yasasından yararlanmasına bu nedenle başsavcılıktan da görüş alarak izin verdiğini anlattı.
Girne-Lefkoşa Yolunda çok ciddi bir sorun yaşandığını, yapılan sözleşmede 96 kilometrenin tamiri için müteahhite 2 sene süre verildiğini belirten Erhürman, “bu memlekette sözleşme yaparken herkes nereye ne yazdığını çok ciddi değerlendirmelidir” dedi.  

 

“GÜZELYURT- DOĞANCI YOLUYLA İLGİLİ SORUN AŞILDI, NİSAN BAŞI İŞBAŞI YAPILACAK”
Güzelyurt- Doğancı yoluyla ilgili ise, sorunlu tek mekan olduğunu ve bunun aşıldığını, Nisan başında yüklenici firmanın işbaşı yapacağını kaydeden Erhürman, Doğancı- Lefke arasındaki çok sayıdaki ara emirlerinin de 2’ye indirildiğini belirtti.

 

ATAKAN: “GİNE YOLU 5 ETAPLI BİR PROJE…”
Tolga Atakan, Gine yolunun 5 etaptan oluşan bir projesi olduğunu, şu an yapılan etabın nisanda tamamlanması ve ardından Boğaz Kavşağı- Gönyeli etabına geçileceğini anlattı.
Atakan, şu an yaşanan sıkıntıların sonunda güvenli ulaşım sağlayacak olmasından dolayı duyarlı şekilde eleştiri yapılmasını istedi.

 

ARIKLI, YEREL GELİRLERDEN BELEDİYELERE PAY VERİLMESİNİ İSTEDİ
Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Erhan Arıklı ise, bütçenin geneli üzerinde yaptığı konuşmada, 4 milyar 500 bin TL’ye yakın gelir hedefleniyorsa niye yerel yönetimlere bunun yüzde 9.2’sinin verilmediğini sordu.
Arıklı, “şayet bu fonların parasını da bütçenin içinde değerlendirirseniz ve yüzde 9.5’ini belediyelere verirseniz belediyelere verilecek rakam sizin belirlediğinizin 100 milyon üzerine çıkacak ve zor durumdaki belediyeler nefes alacak. Böylece yerel yönetimler reformunu daha kolay yapacaksınız” dedi.
Bütçede 2017’de 80 milyon civarındaki ek mesai ödeneğinin 84 milyona yükseldiğini belirten Arıklı, geçmişten bugüne şikayet edilen bu konuyla ilgili tek bir adım atılmamasını eleştirdi.
18 milyarlık borca da dikkat çeken Arıklı, özellikle iç borç ödemesi konusunda bütçeye konulan rakamın yeterli olmadığını kaydetti.
 “Türkiye ile ilişkilerin bir an önce düzeltilmesi gerekir” diyen Arıklı, “Başbakan ve Dışişleri bakanının ziyaretinde soğuk rüzgarlar estiğini gördüklerini”, bunun düzeltilmesinin bir görev olduğunu söyledi.
Türkiye’nin Afrin’de ciddi bir savaş verdiğini ve ülke olarak destek mesajı verilmesinin gerekliliğini önceden de dile getirdiğini hatırlatan Arıklı, bu konuda hala adım atamamasından ciddi üzüntü duyduğunu söyledi.

 

“HÜKÜMETTEN VATANDAŞLIK KONUSUNDA DA ÇALIŞMA BEKLİYORUZ…”
Arıklı, hükümetten vatandaşlık konusunda da çalışma beklediklerini, yasanın ne zaman çıkacağını bilemediklerini ancak vatandaşlık müracaatlarının dahi kabul edilmemesine anlam veremediklerini belirtti.
YDP Genel Başkanı Arıklı, gece kulüpleriyle ilgili de kamuoyunu rahatsız eden olaylar yaşandığını dile getirdi. Arıklı, müşavirlerle ilgili gündeme alınacak yasanın da emeklilik yasasıyla birlikte ele alınmasını istedi.

 

“GEÇİTKALE HAVALİMANI ALTERNATİF OLARAK DEĞERLENDİRİLSİN”
Geçitkale Havalimanı’nın alternatif olarak değerlendirilmesini talep eden Arıklı, Ercan Havalimanı sözleşmesinde kargo taşımacılığıyla ilgili bir madde olmadığını belirtti.

 

“BET OFİSLERİ DE GECE KULÜPLERİ GİBİ ÜLKENİN KANAYAN YARASI…”
Bet ofislerinin de gece kulüpleri gibi ülkenin kanayan yarası olduğunu dile getiren Arıklı, seçim öncesi kapatma kararlılığında görünen partilerin bu konuyu hükümet programına dahi almadığını söyledi.
TC’nin çift uyruklu ev hanımı vatandaşlara tanıdığı emeklilik hakkının KKTC’de de uygulanmasını talep eden Arıklı, “bu maddi hiçbir yükümlülük yaratmayacak” dedi.
Arıklı, imar planlarının yaygınlaştırılarak emirnamelerin ortadan kaldırılmasını önererek, hibe ve kredi kaynaklarının projesizlikten kullanılamadığını söyledi.