MECLİS'TE GÜNDEM CUMHURBAŞKANLIĞI BÜTÇESİ

CUMHURBAŞKANLIĞI BÜTÇESİ GÖRÜŞÜLÜRKEN YAPILAN KONUŞMALARDA KIBRIS SORUNU VE ÖRTÜLÜ ÖDENEK GİBİ KONULAR GÜNDEME GETİRİLDİ

 Meclis Genel Kurulu, bütçe görüşmelerinin ikinci gününde ilk olarak 33 milyon 487 bin 300 TL olarak öngörülen Cumhurbaşkanlığı bütçesini görüşüyor.

HASİPOĞLU

Cumhurbaşkanlığı bütçesi üzerinde ilk konuşmayı UBP Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu yaptı.

Hasipoğlu, bütçeyle ilgili Cumhurbaşkanlığı’nın öneminin arttığına işaret ederek, hükümetin dış politikada ortak bir vizyonu olmadığını, bu sebeple müzakereler konusunda yetkili olan Cumhurbaşkanı’nın öneminin arttığını kaydetti.

Hasipoğlu, hükümetin gerek Kıbrıs konusu gerekse dış politika konusunda net bir politikası olmadığını ileri sürerek, bu iddiasını hükümet programında bu yönde tek bir ifade olmamasına dayandırdı.

Kıbrıs müzakerelerinde 2017 yılında çok önemli dönemeçler gerçekleştiğini anımsan Hasipoğlu, 2012 yılında BM Genel Sekreteri’nin yayımladığı rapora atıfta bulundu.

Müzakere sürecinde çok taraflı toplantıda Kıbrıs Türk tarafının harita sunmasını eleştiren Hasipoğlu, masadan kaçan Rum Lider Anastasiadis’in seçim sonrası BM Genel Sekreteri Guterres’in ortaya koyduğu çerçeve belgesiyle müzakerelere kaldığı yerden dönmeye hazır olduğunu söylediğini kaydetti ve Kıbrıs Türk tarafının bu çerçeve belgesiyle ilgili görüşünün ne olduğunu sordu.

REFERANDUM TARİHİ VEYA SÜRECİN ÇÖKTÜĞÜNÜN BM TARAFINDAN AÇIKLANMASI

Bundan sonraki aşamaların ne olacağını, tekrar masaya oturulacaksa bir süre sınırı konması gerektiğini ifade eden Hasipoğlu, süre sonunda eğer bir çözüme ulaşılırsa referandum tarihi belirlenmesi, çözüme ulaşılamazsa da bu parametrelerde müzakere sürecinin çöktüğünün BM tarafından açıklanması gerektiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanlığı bütçesinde bazı kalemlerin arttığını ifade eden Hasipoğlu, bu konularda şeffaflık ve hesap verilebilirlik açısından bir izahat beklediklerini söyledi.

Cumhurbaşkanlığı’nın yetkilerinin Anayasa’da belli olduğunu ifade eden Hasipolu, halkın ve Meclis’in Cumhurbaşkanı’na müzakereleri en iyi şekilde yürütme ve halkın önünü açabilmek adına müzakereleri en iyi şekilde sonuçlandırma yetkisi verdiğini belirtti.

“ARTIK BAŞKANLIK SİSTEMİ SORGULANMALI”

Ancak Kıbrıs konusunun geldiği aşama dikkate alınarak bu kadar büyük olan Cumhurbaşkanlığı bütçesinin sorgulanması gerektiğini ifade eden Hasipoğlu, müzakerelerde bir netice de alınamadığına göre artık başkanlık sisteminin sorgulanması gerektiğini vurguladı.

Oğuzhan Hasiopoğlu, Kapalı Maraş konusunda hükümet programında herhangi bir şey göremediğini belirterek, bu yönde herhangi bir adım atılmamasını da eleştirdi.

ARIKLI: “TANITMA KALEMİNDEKİ PARA NEREYE HARCANIYOR?”

Hasipoğlu’nun ardından söz alan YDP Milletvekili ve Genel Başkanı Erhan Arıklı, Cumhurbaşkanlığı bütçesinde tanıtma kalemine ayrılan paranın nereye harcandığını merak ettiğini belirterek, 2017’de bu kalemden ayrılan paraların büyük bir kısmının Senfoni Orkestrası konserleri, sanatçıların geliş gidiş masrafları gibi yerlere harcandığını gördüğünü kaydetti.

“TANITMA VE ÖRTÜLÜ ÖDENEK CİDDİ ŞEKİLDE ARAŞTIRILMALI”

Cumhurbaşkanlığı’nın örtülü ödenek kaleminin Sayıştay tarafından incelenmediğini ifade eden Arıklı, Cumhurbaşkanlığı’nın hem tanıtma, hem de örtülü ödenek kaleminin ciddi şekilde araştırılması gerektiğini söyledi.

Bu kalemin genellikle istihbarat ve güvenlik konularında kullanılması amacıyla bütçede yer aldığına dikkat çeken Arıklı, Cumhurbaşkanı’nın hangi istihbarat ve güvenlik konusunda örtülü ödenek kullandığını sordu.

“HALKIN ÖNÜNE BAŞKA ALTERNATİF KONMALI”

Kıbrıs konusunda yarım asrı aşan sürenin halkta ciddi endişe yarattığına işaret eden Arıklı, bu müzakerelerin daha ne kadar devam edeceğini sorarak, Kıbrıs Türk halkının önüne başka bir alternatif koyulmak zorunda olduğunu kaydetti.   

Arıklı, “Tek çözüm yolu federasyondur derseniz ve Rumların keyfini beklerseniz, halk endişe eder” diyerek, bir alternatif ortaya konularak, halka bir umut verilmesi gerektiğini söyledi.

Bütçede Milli Arşiv kalemine ayrılan paranın yeterli olmayacağını düşündüğünü ifade eden Arıklı, Maliye Bakanı’nın önümüzdeki yıl bu konuyu dikkate almasını istedi.

OĞUZ: “ÖRTÜLÜ ÖDENEK KONUSUNDA HÜKÜMET AÇIKLAMA YAPSIN”

UBP Milletvekili ve Genel Sekreteri Dursun Oğuz da, örtülü ödenek konusuna dikkat çekerek, örtülü ödeneği tartışmaya açanın Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı olduğunu kaydetti.

Örtülü ödeneğin, bugün hükümette olan siyasi parti başkanlarının gerekli veya gereksiz olduğu konusunda mutabık kalıp bir açıklama yapmaları önerisinde bulunan Oğuz, bu yapılırsa tartışmaların biteceğini kaydetti.

Tarihte ilk defa bir hükümetin Kıbrıs konusunda bir görüşü olmayacağına dikkat çeken Oğuz, “Siyasi parti olarak bir görüşümüz var ama bu koltuğa oturduk diye bu görüşten vazgeçtik diyorsunuz. Bize bu konuda eleştiri şansını siz verdiniz” dedi.

Oğuz, Kıbrıs konusunda bir siyasi boşluk olunca, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın da çok önemli iç konuları el alarak, bir hükümet kurdurttuğunu savundu.

Cumhurbaşkanı Akıncı’nın toprak konusunda 29.2 diyerek tarihe geçtiğini söyleyen Oğuz, Kıbrıslı Türklerin ise 29.2’yi verirken, karşılığında hiçbir kazanım elde etmediğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Akıncı Crans-Montana’ya siyasi partileri götürmeseydi, bugün bu kadar sessizlik olmayacağını, çok çatlak ses çıkacağını ifade eden Oğuz, haritaların karşılıksız verilmesini eleştirdi.

“HARİTALARIN GERİ ALINDIĞINI BİR AY SONRA ÖĞRENDİK... BU ŞEFFAFLIKLA BAĞDAŞMAZ”

Haritaların gizlice geri alınmasının üzerinden bir ay geçtikten sonra öğrenilmesini eleştiren Oğuz, bunun şeffaflıkla bağdaşmadığını belirtti. Oğuz, toplumlararası görüşmelerin artık süreli olması gerektiği görüşünü dile getirdi.

Oğuz, KKTC’ye dört elle sarılmak gerektiğini ve KKTC’nin geliştirilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.

BEROVA: “ARTIK ALTERNATİF PLANLAR YARATILMALI”

Daha sonra söz alan UBP Milletvekili Özdemir Berova da, Kıbrıs sorunu ve müzakere kavramının 50 yıldır gündemde bulunduğuna dikkat çekti.

Kıbrıslı Rumların, Kıbrıs’ın bir Helen adası olması düşüncesinden geri adım atmadıklarını belirten Berova, Kıbrıs Türkü’nün adada kalıcılığını sağlamak adına çok büyük mücadeleler verdiğini ve bu mücadele sonucunda KKTC’nin kurulduğunu anlattı.

1960’ta kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin hiç yaşatılamadığını anımsatan Berova, Kıbrıs konusunda yaşanan tarihsel sürece değindi.

Berova, bugüne kadar Kıbrıs konusunda hemen hemen her şeyin konuşulduğunu, ancak gelinen noktanın bir hiçlik olduğunu savundu.   

Müzakere kavramının altının artık yavaş yavaş oyulduğunu ve tamamen kelimeden ibaret kaldığını ifade eden Berova, artık alternatif planların yaratılması gerektiğine dikkat çekti.

Hane halkına yardım adı altında verilen örtülü ödenek konusuna değinen Berova, bu konunun gündeme gelmesinin esas sebebinin CTP ve Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı olduğunu söyledi.

“SENFONİ BUGÜNE KADARKİ EN İYİ İŞLERDEN BİRİ”

Bugüne kadar yapılan en iyi işlerden biri olduğunu düşündüğü Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın gittikçe güçlendiğini ifade eden Berova, bu konuda duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Akıncı’nın tüm siyasi partilere eşit durması gerekirken, hükümet kurulması konusunda bu hassasiyeti göstermediğini savunan Berova, bu konuda Cumhurbaşkanı Akıncı’yı eleştirdi.