•  Bir süre önce istifa eden HP eski Lefkoşa İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Bayram Özkan, partide beklediği eşitlik, adalet ve şeffaflık ilkeleri ışığında, iltimas, listecilik ve eski siyasetin hâkim olmayacağı, ideolojik değil hizmete dayalı değerler doğrultusunda üye olduğunu ancak inandığı değerler dışına çıkılmasından hareketle görevinden istifa ettiğini anlattı ve “Temizim diyen partide görev yaptığım için kendimi kirli hissediyorum. HP’de olayların üstünü örtmek ve hasıraltı etmenin kitabı yazılmıştır” ifadelerini kullandı.
  • Lefkoşa ilçe seçiminde bilinçli olarak birilerinin birilerini aday gösterdiğini, aday gösterilen kişilere oy yönlendirildiğini, 207 kişinin oy kullandığı Ocak olağanüstü genel kongrede 43 kişilik listenin 80 kişilik blok ve tamamen aynı sırayla tercih seçimi yapıldığını, bir manada naylon üyelerle yüzleştiğini, sonuç olarak Parti Meclisi'nin şaibeli şekillendiğini söyledi.
  • Esas rahatsızlığının kurultay sürecinde başladığını, üyelik kabul süreçlerinde de tüzüğe aykırı durumlar olduğunu ifade eden Bayram Özkan, buna itirazla Soruşturma Gurubu oluşturulduğunu, ilgili raporu beklediğini ancak “Parti içi mücadeleler, halkın da bildiği  sorunlar sıkıntılar,  parti içi çekişmeler, aday kavgaları gibi şeylerin olmayacağı tamamen memleket için çalışacak bir durum var ortada diye girmiştim bu olmadı” diye konuştu.

Bir süre önce istifa eden HP eski Lefkoşa İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Bayram Özkan, partide beklediği eşitlik, adalet ve şeffaflık ilkeleri ışığında, iltimas, listecilik ve eski siyasetin hâkim olmayacağı, ideolojik temele değil, hizmete dayalı değerler doğrultusunda üye olduğunu ancak inandığı değerler dışına çıkılmasından hareketle görevinden istifa ettiğini anlattı.

Lefkoşa ilçe seçiminde bilinçli olarak birilerinin birilerini aday gösterdiğini, aday gösterilen kişilere oy yönlendirildiğini, 207 kişinin oy kullandığı Ocak olağanüstü genel kongrede 43 kişilik listenin 80 kişilik blok ve tamamen aynı sırayla tercih seçimi yapıldığını, bir manada naylon üyelerle yüzleştiğini, sonuç olarak Parti Meclisi'nin şaibeli şekillendiğini söyledi.

“BİR SÜRÜ RAHATSIZLIK DUYAN İNSAN VARDI AMA 5-6 KİŞİ ŞİKÂYETTE BULUNDU”

Özkan şöyle konuştu; “Komitenin sonucunu bekleyeceğim diye devam ettik bir ay gibi bir süre verdiler. Bu araştırma gurubuna 3 tane isim seçildi, bir hafta geçti. Bu soruşturma gurubu araştıracak, şikâyetleri olanların şikâyet başvurusunu alacak ve günün sonunda rapor verip içeriye sunacak.

Bir hafta geçti, iki hafta geçti, üç hafta geçti herhangi bir adım olduğu izlenimini alamıyoruz. Sorduğumuzda 3 kişiden bir tanesi yurtdışında olduğu için ve katılmak da istemediği için katılamayacağı için bir aksaklık söz konusu…

O üçüncü kişi yerine başka bir isim bulundu yine kimsenin rahatsız olmayacağı herkesin onay verdiği bir isim seçildi yine.

Süreç devam etti ve yine verilen bir ay süre arttırıldı. Karar verildi, araştırma gurubuna ekstra süre verildi.

Bu süreç bu şekilde devam etti tabii bu arada PM, MYO’sunu seçti. Benim şaibeli dediğim PM’yi yine MYO seçti. Bana göre MYO şaibeli…

Görevlere devam ediliyor çalışmalara devam ediliyor bu süreç içerisinde bu rahatsızlıklardan dolayı ben bir adım geriye düştüm bir adım geride durmaya başladım

O kurultay süreci içerisinde ilk rahatsızlık duyup ondan sonra dönen aynı tepkileri ilk sergiledikleri tepkileri sergilemeyen insanlar o kurultay sürecinden sonra belli başlı yerlere geldi.

Ondan sonra anladım ki neden bağırmıyor bu insanlar, ciddi anlamda neden soruşturma gurubuna gidip başvurmuyorlar şikâyet etmiyorlar.

Genel sekreter yardımcısı olsun ya da ilçe başkanlığı konusu olsun bu şekilde bir yerlere geldi vaziyet… Ben bir adım geride durarak araştırma gurubunun sonucu bekliyordum ve çalışmaya devam ettim…

Partinin araştırma gurubu kararı ertelene ertelene 3 ayın sonunda verildi. İlk 1 ay denilmişti 3’üncü ay sonunda verildi.

Bir sürü rahatsızlık duyan insan vardı ama 5-6 kişi şikâyette bulundu. Çağırdı, ben orda ne yaşadıysam süreç içerisinde anlattım, o gruptakilere ne biliyorsam hepsini anlattım

En son araştırma grubu bir karar verdi, içeriye sundu ve bir toplandı… Bunun açıklanacağı söylendi toplandık yine dışarıya çıkarmamak kararıyla alıp okuyabilir denildi… Dileyen gelip görebilir denildi ama dışarıya çıkarılmadı. Raporda, oy kümelenmeleri diye bir iddia vardı”

“TATMİN EDİCİ OLMAYAN AÇIKLAMALAR YAPILDI”

Esas rahatsızlığının kurultay sürecinde başladığını, üyelik kabul süreçlerinde de tüzüğe aykırı durumlar olduğunu ifade eden Bayram Özkan, buna itirazla Soruşturma Gurubu oluşturulduğunu, ilgili raporu beklediğini ancak “parti içi mücadeleler, halkın da bildiği sorunlar sıkıntılar,  parti içi çekişmeler, aday kavgaları gibi şeylerin olmayacağı tamamen memleket için çalışacak bir durum var ortada diye  girmiştim bu olmadı” diye konuştu.

Özkan şöyle dedi; “Kurultay sonrasında ilçe içerisinde ayrı mesajlaşma gruplarının kurulması ve benim gibi olaylardan rahatsız olanların bu gruba dahil edilmemesi en önemli konulardan biri…

Parti yetkilileri diğer partilerdeki gibi üye listelerine baktığımızda hep aynı soy isimlerinin ve ailelerin olması durumunu bizim partide olmasını istemediklerini söylediler fakat kurultay sürecinde üye listelerine baktığımızda aynı soy isim ve ailelerin üye yapıldığını gördüm.

Buna buldukları cevap, toplamda 82 oy kümelenmesinin olduğu, parti içi çekişmelerden kaynaklı sorunların olduğu, bir sonraki seçimlerde bunların yaşanmaması için bir siyaset bilimci ekip kurulup bunların yeniden yaşanmaması için tedbirler alınsın parti içi kaynaşmayı arttırıcı etkinlikler yapılsın şeklinde tatmin edici olmayan açıklamalar yapıldı.

Tüzüğe aykırı olan, MYO’nun bir gecede oturup 56 kişiyi üye yapmasına karşılık raporda verilen cevap şuydu: ‘bazı pratik nedenlerden dolayı bir prosedür atlaması yapıldı o yüzden ilçelerden görüş alınamadı’.

Ama bu tüzükte açık ve net bellidir; ilçenin görüşü alınır ve ona göre karar verilir şeklinde tüzükte yer alıyor. Kesinlikle tatmin etmeyen bir açıklama yapıldı. Açıklamadan 2-3 saat sonra da istifa dilekçemi verdim ve partiyle tüm ilişkimi kestim.”

“PARTİ İÇİN ÇOK EMEK HARCADIM… PİŞMAN OLDUM”

“Bu sürece kadar partiye daha üye olarak girmeden da önce parti için o çizilen yol, gösterilen iyi şeyler doğrultusunda parti için çok emek harcadım, zamanımı harcadım, ekonomimi harcadım, ailemle geçireceğim zamandan çaldım, ciddi anlamda emek verdim ama bu kurultay sürecinden önce ve sonra yaşananlar  ve partinin izlediği yol beni bu verdiğim tüm emeklere karşı pişman ettirdi.

Ben bunları emeğimi hiç acımadan yaptım fakat bu olaylar yaşadıktan sora hepsinden pişman oldum. Şimdi duyduğum rahatsızlık ve bunları neden söylediğime gelecek olursam; benim herhangi bir siyasi gailem yoktur, olmadı da, geleceğe yönelik siyasi bir gailem da yoktur…”

“TOPLUM ÇİZİLENE, SÖYLENENE İNANIP DA BİR YOLA GİRECEKSE…”

“Toplum bir şekilde çizilene, söylenene inanıp da bir yola girecekse bence bu seçimlerde çok büyük bir umut pompalanarak giriyor insanlar… Eğer çizilene güvenip oy verir ve bir potansiyel yakalarsa, daha sonra bu yaşananlar ayni şekilde ülke üzerinde de yaşanabilir. Bu derecede büyük bir umutla bağlanan bir erk, aynı şeyi yaparsa memlekete bir sonraki süreçte insanlar kimseye güvenemeyecek. Ben bundan dolayı rahatsızlık duyuyorum…”

“PARTİNİN KADROSU DEMOKRATİK BİR ŞEKİLDE SEÇİLMEMİŞTİR… ESKİ SİYASET ANLAYIŞI DİYE BİR ŞEY YOK”

“Şimdi çıktığında bazı adaylar diyor ki; ‘parti kadroları demokratik yollarla seçilen partilere oy verin’ Eğer öyleyse ben burada bir soru işareti durumuna girerim çünkü bu partinin kadrosu demokratik bir şekilde seçilmemiştir. Çıkıp da bir ağızdan herkes yazıyorsa ‘eski siyaset anlayışı bitecek değişecek’ diyorsa ben bundan rahatsız olurum…

Eski siyaset anlayışı diye bir şey yok... Hale daha aynısı devam eder yenisi yok. Eğer olsaydı, bu parti içerisinde bunlar olmayacaktı. Adaylar üyeler söylüyor bazı şeyleri ama içerde yaşananlar bunlar değil. Çıkıp da rahatsızlık duyduklarını söylüyorlar, Sayıştay raporları geciktiriliyor falan diyorlar.

Parti içerisinde bu kadar basit bir şeyi bir aylık bir süreçte karar aldın yapılacak diye ama üç ayın sonunda verdin bunun kararını. O zaman sen Sayıştay raporları gecikmeyecek diyemezsin. Demek ki aynı şeyleri sen de yapacaksın… Örnekleri burada…”

“BU YOL BİR ŞEKİLDE SONUNDA ‘O YOL OLMADIĞINI’ GÖSTERDİ”

“Benim bu parti içine girme sebebim menfaat değildi memleket için iyi bir şeyler yapabilir miyim! Yapabileceğime inandım girdim bir şekilde bu yolun içerisine ama bu yol bir şekilde sonunda ‘o yol olmadığını’ gösterdi ve herhangi bir siyasi geçmişim yok, partinin içinde bulunduğum yok, siyasi bir kirliliğim yok fakat bu parti içerisine girdim parti içi mücadeleler, halkın da bildiği  sorunlar sıkıntılar,  parti içi çekişmeler, aday kavgaları gibi şeylerin olmayacağı tamamen memleket için çalışacak bir durum var ortada diye girdim…”

“PARTİDEN ÇIKTIĞIMDA KİRLENDİM… OLAYLARIN ÜSTÜNÜ ÖRTMEK VE HASIRALTI ETMENİN KİTABI YAZILMIŞTIR”

“Bunun içerisinde fakat gördüğüm hiç olmadı bu yüzden sonuca baktığında ben bu partinin içerisinde olduğum için kirli hissediyorum…  Temizim diyen partide görev yaptığım için kendimi kirli hissediyorum.. Önceden içine girdiğim bu değildi ama çıktığımda tamamen kirlenmiş olarak çıktım.

Çünkü bu olaylar içerisinde bulunmuş oldum daha sonra parti ile ilişkimi kestim istifa dilekçemi verdim, sosyal medyadan da bir şey yazmadım bir sataşma da yapamadım sadece oturdum ve izledim.  Bu doğrultuda aldığım karar; ülke içinde yaşayan biri olarak oy verecek vatandaşın bunu bilmesi lazım, bilsinler kime oy vereceklerini isteğim bu yöndedir… Aday adayı olma sürecinde herkes olabiliyor prosedürleri yerine getirebilen herkes aday aday olabiliyor. PM’ye bir liste konuyor ve onaylanıyor sıralama da aday olacak insanlarda. Bu nasıl demokratik yolla seçilen bir kadrodur. O zaman çıkıp da televizyonlarda söylenmeyecek ‘demokratik yöntemlerle seçilen kadrolara oy verin’ diye…

Kısacası olayların üstünü örtmek ve hasıraltı etmenin kitabı yazılmıştır.

Parti içerisinde her yaşanan sorundan sonra hemen buluşma tertip edildi ve dışarıya birlik beraberlik resmi çizilmesinin sebebi ise halkın bu sorunları görmesinden ve diğer partilerdeki sorunların da burada olduğunun anlaşılmasından korkmalarıdır…”

VİDEO MESELESİ…

Defalarca aynı sıra ve listeyi duymam üzerine çekip kanıt haline getirdiğim video bilindiği gibi mesele oldu.

Divandan önce hangi ismin çıkacağını söylediğim video… 43 kişilik listeyi aynı sırayla divandan önce söylediğim video…

Bunu yapabilmek için kâhin olmak gerek.

Videoyu attıktan sonraki toplantıda şahsıma bir mesafeli bir duruş vardı parti içerisindeki çoğu kişiden daha sonra toplantı çıkışında birkaç kişi tarafından normal olmayacak şekilde üslubu değişik sert bir şekilde ‘sen bilmez misin böyle bir şey buradan sızabilir nasıl atarsın böyle bir videoyu daha çocuksun sen’ gibi ve bunun tarzında hiç hoşnut olmayacağım rahatsızlık  duyabileceğim şeyler sarf edildi tarafıma ‘dikkatli ol, akıllı dur’ gibi şeylerle karşılaştım…

Birkaç gün sonra da video hala o gurupta duruyordu ve bir sızmanın yaşandığı duyuldu…”

“SIZDIRMANIN SORUMLUSU BENMİŞİM GİBİ ÜZERİME GELİNDİ”

 “Benim tarafımdan çıkmadı ama birileri sızdırmış…

Bu benim problemim değil ama parti başkanı dedi ki bunun tartışılmasına hazırım altına yaz diye altına bunları atıyorum orda konuşuluyor bunlar

Oranın güvenliği bende değil ama sanki sızdırmanın sorumlusu benmişim gibi üzerime gelindi birkaç gün sora parti genel sekreteri normalde samimi olduğum kişi samimiyetsiz bir şekilde videoyu kaldırmamı söylüyor.

Samimice söyleneydi kaldırırdım ama madem bu şekilde bir yaklaşım yapıldı siz kaldırın. Nitekim o videoyu kaldırdılar daha beter sızmasın diye. Video süreci böyle işledi…”

KIBRIS POSTASI