“EMEĞİN YANINDA OLMANIN İSPATİ PRATİKTİR ANCAK HÜKÜMET BU PRATİĞİN AKSİNİ YAPIYOR”

Gümrük Çalışanları Sendikası (GÜÇ-SEN) geçtiğimiz gün  bir kişinin hayatını kaybettiği, bir kişinin de yaralandığı iş kazasını Gazimağusa Gümrük Dairesi önünde kollarına siyah bant takarak protesto etti.

Eylemde konuşan GÜÇ-SEN Başkanı Erol Emin, ekmek parası için evlerinden çıkan işçilerin ailelerine ölüm haberinin ulaşatığını, bunun esef verici olduğunu söyledi.

Emin, güvencesiz ve sendikasız çalıştırıldığını savunduğu işçilerin  yasal tedbirlerle korunması için hükümete çağrı yaptı.   

Bu sabah gerçekleşen protestoda GÜÇ-SEN adına bir de basın açıklaması yapıldı. Açıklamayı sendika üyelerinden Ertuğrul Toroslu okudu.

“İŞÇİLER CAN GÜVENLİĞİNDEN YOKSUN”

İşçilerin can güvenliğinden yoksun şekilde çalıştırıldığını, yaşamlarının patronların iki dudağı arasında olduğunu savunan Toroslu, “Emeğin yanında olmanın ispati pratiktir ancak hükümet bu pratiğin aksini yapıyor” dedi.

Açıklamasında, “En ağır şartlarda görev yapan özel sektör çalışanları için çaba harcanmıyor. Her fırsatta emekçiden yana olduğunu dile getiren hükümet sermayeden yana tavır takınıyor” ifadesine yer veren Toroslu, hükümetin sanayi ve ticaret alanlarına verdiği teşvikleri, sağladığı yardımları eleştirdi.

“İŞ KAZASI DEĞİL, İŞÇİ CİNAYETİ”

Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu’nun (DEV-İŞ) “Bu yılın Haziran ayına kadar 6 işçi yaşamını yitirdi” yönündeki bir açıklamasına da atıfta bulunan Ertuğrul Toroslu, bunları “iş kazası değil, işçi cinayeti”olarak değerlendirdiklerini söyledi.

“EMEKÇİLER YASAL STATÜYE KAVUŞTURULSUN”

Özel sektörde çalışanların örgütlenebilmesi için uygun koşulların yaratılmasını isteyen Ertuğrul Toroslu, “Bütün emekçiler yasal statüye kavuşturulmalıdır” dedi.

Çalışanların yaşamını iyileştirmenin yolunun bir sendika çatısı altında toplanmaktan geçtiğine dikkat çeken Toroslu, işçilerin temsil edildikleri sendikaları aracılığıyla yaşadıkları sorunları dile getirebileceğini, çözüm için mücadele edebileceğini söyledi.

Sermaye güçlerinin hükümetle işbirliği içinde olduğunu da savunan Toroslu, işçilerin yaratılan yapay ayrımlarla bölündüğünü, birbirine düşman kılındığını, böylece yaratılan mağduriyetin ört pas edildiğini belirtti.

“HÜKÜMETİ VE PATRONLARI PROTESTO EDİYORUZ”

Yaşamını yitiren işçiyi ve diğer işçileri saygıyla andıklarını, hükümeti ve patronları ise protesto ettiklerini belirten Toroslu, sözlerini, “Sendika emniyet kemeridir, barettir, toplu iş sözleşmesidir, düzenli mesai saatleridir, insanca yaşayabilecek maaştır, patronun sözü yerine emekçinin sözüdür” şeklinde tamamladı.