Merkezi Cezaevi’ndeki mahkum ve tutuklu sayısının 550’ye yaklaşması nedeniyle, cezaevi yönetiminin yatak kapasitesini artırmak için yeni bina diye adlandırılan bir ve ikinci bölümlerde yer alan tekli koğuşlardaki ranzaları küçülterek ikili yapma çalışmasına girdiği belirtiliyor. Öte yandan, cezaevindeki olumsuz koşullara tepki gösteren bazı mahkumların yemek almama eylemi başlattığı öğrenildi

Merkezi Cezaevi’ndeki mahkum ve tutuklu sayısının 550’ye yaklaştığı, cezaevi yönetiminin yatak kapasitesini artırmak için yeni bina diye adlandırılan bir ve ikide yer alan tekli koğuşlardaki ranzaları küçülterek ikili yapma çalışması içinde olduğu belirtiliyor. Öte yandan, cezaevindeki olumsuz koşullara tepki gösteren bazı mahkumların yemek almama eylemi başlattığı öğrenildi.

KTAMS Genel Sekreteri Bengihan: “Sağlıklı ve güvenli bir ortam yok”

Yeni Bakış’ın konuyla ilgili görüşüne başvurduğu Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Genel Sekreteri Güven Bengihan, şu andaki mevcut Merkezi Cezaevi Binasının uzun yıllardan beridir defalarca söylenmesine rağmen mahkum ve tutuklular açısından sağlıklı, güvenli olmadığını, mahkumların topluma kazandırılması açısından yetersiz kaldığını belirtti. 

Bengihan, cezaevinin çalışanlar açısından da güvenli çalışacakları bir ortamın olmadığını ifade ederek, personel eksikliği başta olmak üzere 7 yıldır derece terfisi yapılmadığına dikkat çekti. 

Bengihan, yönetsel anlamda boşlukların olduğuna dikkat çekerek, müdürün altında müdür yardımcısı, amir ve yardımcıları mevkilerinin boş olduğunu kaydetti. 

“Mahkumlar firarnoktasına gelebiliyor”

Bengihan, yaşanan olumsuzluklardan kaynaklı zaman zaman mahkumların firar noktasına geldiğine dikkat çekerek, cezaevinde hem çalışanların hem de mahkumların büyük fedakarlıklarda bulunduklarını söyledi. 

Bengihan, yeni cezaevi binası temellerinin 500 iş günü içinde tamamlanarak yeni çağdaş bir cezaevine sahip olunması hedefinden dolayı bugüne kadar yaşanan kötü koşulların tolere edildiğini belirtti. “Yeni merkezi cezaevine teşkilat yasaları, görev yetki ve sorumluluklarının ve çalışacak olan alanında uzman kişilerin istihdam edilmesi gerekir” diyen Bengihan, bugünkü koşullardaki binada ne sağlığın, ne huzurun ne de güvenliğin bulunmadığını söyledi. 

“Çöp konteynerleri cezaevinin sur duvarlarının dışında”

Bengihan, çalışanların da en az mahkumlar kadar mutlu olmadığını ifade ederek, geçtiğimiz gün iki tutuklunun firar etmesi ile ilgili ise şu bilgileri verdi, “Cezaevinde yaşanan firar olayının nedeni çöp konteynerlerinin cezaevinin sur duvarlarının dışında yer almasından kaynaklanmaktadır. Geçmişte çöp konteynerleriyle ilgili bir önlem alınsaydı bugün bu olmazdı. Cezaevi 175 kişilik kapasiteye göre yapıldı, ancak bugün mahkum ve tutuklu sayısı 550’ye yaklaşmış durumdadır. Neredeyse bir köyün nüfusu kadar olmuştur. Bu durum 1982 yılında cezaevi yapılırken hiç öngörülmedi. Eksiklikler yanında güvenlik zafiyeti de yaratıyor.”

“Kulede personel olmadığı zamanlar oluyor”

“Personel eksikliği nedeniyle zaman zaman kulede personel olmuyor” diyen Bengihan, gözetleme açısından da sıkıntıların yaşandığını söyledi. Bengihan, mahkumların labirent şeklinde ekleme koğuşlarda kalmak zorunda bırakıldığını kaydetti. 

“Şartlı Tahliye Kurulu’nun aldığı kararlar sorgulatır bir hal aldı”

Güven Bengihan, cezaevindeki sıkıntıları aktarmak adına KTAMS olarak İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars Kadri ile görüşme talebinde bulunduklarını, ancak henüz bir yanıt alamadıklarını ifade etti. En kısa zamanda bakana sıkıntıları aktarmak istediklerini belirten Bengihan, Şartlı Tahliye Kurulu konusunda da bakanın yeni dönemde değerlendirme yapmasını istedi. 

Bengihan, Şartlı Tahliye Kurulu üyelerinin siyasi atama ile orada bulunduklarını belirterek, şöyle devam etti, “Savcı ve polisin dışındaki diğer üyeler siyasi bir mevki taşımaktadırlar. Dolayısıyla komisyon üyelerinin çoğunluğunun siyasi makamdan oluşması Şartlı Tahliye Kurulunun vereceği kararlarda çok da adil ve şeffaf olduğunu söylemek doğru değildir. Şartlı Tahliye Kurulu’nun aldığı kararlar sorgulatır bir hal aldı. Mahkum ve tutuklular tarafından bugün gösterilmekte olan en büyük tepki de budur.”

“Alanında uzman kişilerden oluşmalı”

Güven Bengihan, Şartlı Tahliye Kurulu’nun aldığı bazı kararlarda dengesizlik ve adaletsizlik olduğunun gözlemlenmekte olduğuna dikkat çekerek, “Kurulun oluşumu siyasetten arındırılıp, alanında uzman kişilerden oluşması sağlanmalıdır. Mahkumlarla orada birebir yaşayan ve bu kişilerin gerçekten topluma kazandırıldığını gören kişilerin kurulda kanaat getirmesi en doğrusu olacaktır” diye konuştu. 

Kaynak: Yeni Bakış