EROĞLU: “KKTC’DE İNSANLARIN GELDİĞİ YERE VEYA MEZHEPLERİNE GÖRE AYRIM YAPILMAZ”

SİBER: “GÜZEL OLAN; HERKESİN KENDİ DİNİNİ, DİLİNİ İNANCINI YAŞAMASIDIR”

YORGANCIOĞLU: “BİR SONRAKİ AŞURE GÜNÜNÜ CEM EVİ’NDE KUTLAMAYI UMUT EDİYORUM”

AKÇA: “CEM EVİ KONUSUNDA MESAFE ALMAK İÇİN BİZ DE ÜZERİMİZE DÜŞENİ GÖSTERMEKTEYİZ”

DİNÇYÜREK: “SEÇİM MANİFESTOSUNDA EĞİTİM PROGRAMI KAPSAMINDAKİ VAATLERİMİZ GEÇERLİDİR”

ÖZYİĞİT: “ALEVİLİĞİN DE ÖĞRETİLECEĞİ BİR EĞİTİM SİSTEMİ İSTİYORUZ”

DEDE: “BÜTÜNLEŞTİRİCİ BİR ETKİNLİK”

ŞAŞKARA:”CEM EVİ BULUNMAYAN TEK ÜLKE”

KKTC Alevi Kültür Merkezi’nin her yıl geleneksel olarak düzenlediği Aşure Günü, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Başbakan Özkan Yorgancıoğlu ve Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça’nun katıldığı etkinlikle bugün kutlandı.

Etkinlikte Alevilerin Cem Evi ve din eğitiminin seçmeli yapılması talepleri dile getirildi.

Alevi Kültür Merkezi tarafından Lefkoşa Atatürk Spor Salonu’nda düzenlenen Aşure Günü etkinliğinde konuşan Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu bir sonraki aşure etkinliğini cem evinde kutlama temennisinde bulunurken, Başbakan Özkan Yorgancıoğlu da, gelecek yıl Aşure Günü’ne kadar Cem Evi’nin hazır olması için çalışmalar yürüttüklerini bildirdi.

Hükümet ortağı Demokrat Parti - Ulusal Güçler temsilcisi Doğal Kaynaklar ve Çevre Bakanı Hakan Dinçyürek ise, eğitim müfredatıyla ilgili seçim vaatlerinin halen geçerli olduğunu ve çalışmaların devam ettiğini belirtti.

Dede ailesinden de konukların yer aldığı etkinlikte Dede Hasan Kılavuz, günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı, semah gösterisi de yer aldı. Etkinlikte ayrıca Dede Ercan Kazım Özer’in türkü ve deyişleriyle pişirilen aşure konuklara dağıtıldı. Etkinliğe, bazı bakanlar, siyasi parti genel başkanları, milletvekilleri ile belediye başkanları da katıldı.

EROĞLU

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu etkinlikte yaptığı konuşmada, Müslümanların aynı Allah ve peygambere inandığını, adada İslam dinine sahip çıkan Kıbrıs Türk insanının bugün ise bir çatı altında Alevilerle ayni kaderi paylaştığını söyledi.

KKTC’de ayırım yapılmadığını vurgulayan Eroğlu, “KKTC’de insanların geldiği yere veya mezheplerine göre ayrım yapılmaz”  dedi.

Tüm dinlerde insan sevgisinin aşılanması gerektiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Eroğlu, bugün dünyada sevgisizliğin yaygın olduğunu, Ortadoğu’da öldürülen Müslümanların büyük çoğunluğunun Müslümanlar tarafından öldürüldüğünü ifade etti. Eroğlu, “İslam dininde böyle bir şey olamaz” dedi.

Etkinliğe katılmaktan dolayı onur duyduğunu kaydeden Eroğlu, bir sonraki aşure etkinliğini cem evinde kutlama temennisinde bulundu.

SİBER

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber ise, Aşure Günü’ne katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve farklı dil, din ve farklı etnik kökenlerin dünyayı güzelleştiren unsurlar olduğunu belirtti.

Farklı din, dil ve ırklara karşılıklı saygının, dini ibadetin evrensel bir hak olmasının önemini vurgulayan Siber,  “Güzel olan; herkesin kendi dinini, dilini, inancını yaşamasıdır” dedi.

YORGANCIOĞLU

Başbakan Özkan Yorgancıoğlu da konuşmasında, ibadet özgürlüğünün önemini vurgulayarak, KKTC’de Cem Evi için Alevilerin temsilcileri ile görüşmelerin son aşamaya geldiğini bildirdi.

Yorgancıoğlu, “İşin sonuna geldiğimizi hissediyorum ve bir sonraki aşure gününü Cem Evi’nde kutlamayı umut ediyorum. Bunu sonuçlandırmak için elimizden geleni yapacağımızın sözünü veriyorum” dedi.

Başbakan konuşmasında, Alevilerin aşure gününü de kutladı.

AKÇA

Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça ise konuşmasında, “Peygamberimizin, Allah’ın ayı dediği Muharrem Ayı’nın 10’una rastlayan bu aşure gününde sevgi ve dostluk bağlarını güçlendirmeye daha çok ihtiyacımız olduğunu belirtirim” dedi.

KKTC’ye yerleşen Alevilerin Cem Evi arzusu ve çalışmalarını yakinen takip ettiğini belirten Akça, “Bu konuda mesafe almak için biz de üzerimize düşeni göstermekteyiz” dedi.

Akça, Aşure Günü’nün tüm insanlığa hayırlar getirmesi temennisinde de bulundu.

DİNÇYÜREK

Doğal Kaynaklar ve Çevre Bakanı Hakan Dinçyürek de, DP-Ulusal Güçler’in temel hak ve özgürlükleri sonuna kadar savunan bir parti olduğunu ifade etti.

Tüm temel hak ve özgürlüklerin eşit fırsatlarla kullanılmasını sağlamanın temel görevleri arasında olduğunu kaydeden Dinçyürek, “Seçim manifestosunda eğitim programı kapsamındaki vaatlerimiz geçerlidir. Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde yeni müfredat çalışmaları yapılıyor“ dedi.

Dinçyürek ayrıca Cem Evi için çalışmaları da desteklediklerini ifade etti.

ÖZYİĞİT

Toplumcu Demokrasi Partisi Genel Başkanı Cemal Özyiğit de, hiçbir din, dil ve ırkın başkalarının baskısı altında olmaması gerektiğini, din, dil, mezhep ayrımının kabul edilemeyeceğini kaydetti ve Alevilerin yaşadığı baskıları protesto etti.

Alevilere ibadet ve ifade özgürlüğünün tanınması gerektiğini belirten Özyiğit, hükümeti Cem Evi kurulmasının üzerine düşmemekle suçladı, konunun takipçisi olacaklarını ifade etti.

Okul müfredatına da değinen Özyiğit, “İlahiyat Kolejli gibi, Sunni İslam felsefesini dayatıcı bir yaklaşımla değil, seçmeli din dersi ile Aleviliğin de öğretileceği bir eğitim sistemi istiyoruz” dedi.

KKTC’nin Türkiye’nin bir parçası olmadığını ifade eden Özyiğit, Türkiye ile karşılıklı saygıya dayalı düzeyli bir ilişki istediklerini ifade etti ve siyasi kavramların doğru kullanılmasını istedi.

Özyiğit, Alevilerin KKTC’ye farklı bir güzellik kattığını da vurguladı.

DEDE

Hazretti Ali’nin soyundan geldiği Hasan Kılavuz Dede, günün anlam ve önemini anlatırken, Aşure Günü’nün bütünleştirici bir etkinlik olduğunu ve yan yana olmanın simgesini ifade ettiğini kaydetti.

Muharrem Ayı’nın Hz. Hüseyin ve 12 imamın katledildiği Kerbela Katliamı’nın Matem Ayı olarak kullanılmaya başlandığını belirten Dede, Kerbela Katliamı’nın kapanmayan bir yara olduğunu, Karbela Katliamı’ndan sonra Hz. Hüseyin’in mazlum ve hakkın simgesi olarak bilinmeye başlandığını kaydetti.

İnsanların hangi dinden olursa olsun ibadetlerini özgürce yapabilmesi gerektiğini vurgulayan Dede, bazı insanların mülakat veya terfilerde sırf Alevi olduğu için isminin üzerinin karalandığını da iddia etti.

ŞAŞKARA

KKTC Alevi Kültür Merkezi Başkanı Hasan Şaşkara ise, Alevi Bektaş-i anlayışının 12 İmam’a bağlılığı, Hz. Ali’nin adaletinden ayrılmamayı, temelinde insan sevgisi bulundurmayı, bütün dinlere ve inançlara dil, din, ırk ve renk farkı gözetmeden saygı duymayı şart koştuğunu vurguladı.

Şaşkara, İŞİD’in din adına İslami kavramlar arkasına saklanarak katliamlar yapmasının İslam dinine zarar verdiğini de belirtti.

KKTC’de Alevilerin iki talebi olduğunu kaydeden Şaşkara, binincisinin din eğitiminin zorunlu olmaktan çıkarılması olduğunu ifade etti.

Ülkede Cem Evi olmamasından dolayı Alevilerin etkinliklerini sendikaların salonlarında yapmak zorunda kaldığını söyleyen Şaşkara, Cem evi bulunmayan tek ülkenin KKTC olduğunu da iddia etti.