Hemen Şu Anda Hayatınızdan Çıkarmanız Gereken 10 Şey

Hepimiz hayatımızda, daha mutlu olmak ve gerçekten olmak istediğimiz kişiler olabilmek için hayatımızdan hemen çıkarmamız gereken şeyler yapıyoruz.

Bizim (ortalama olarak) 70 yıl süren hayatlarımız var. Bu yılların 20’sini, sonra yaşayacağımız 50 yılın tadını daha iyi çıkarabilmek için insanlar, iş, para ve hatalarımız hakkında bir şeyler öğrenerek geçiriyoruz. Hayatımızın son 10 yılı ise yavaşlayarak geçiyor. Bu nedenle, aslında gerçekten bir fark ve gerçekten sevdiğimiz bir hayat yaratmak için sadece yaklaşık 40 yılımız bulunuyor.

Burada okuyacağınız 10 şeyi hayatınızdan çıkarmak çok daha mutlu ve daha tadı çıkarılacak bir hayat yaşamanız konusunda size yardımcı olacak…


Etrafınızdaki negatif insanları hayatınızdan çıkarın.

Hepimizin etrafında negatif insanlar vardır ve benim için size bu insanları hayatınızdan çıkarmanızı söylemek kolay ancak bunun bir yolunu bulmak zorundasınız.

Negatif insanlar enerjimizi emerler, siz onların düşünme seviyesine düşüne kadar hayat enerjinizi emerler. Eminim şu anda bile bunun gibi bir kaç kişi aklınıza geliyordur. Eğer Harry Potter’ı izlediyseniz, Ruh Emicilerin ne olduğunu biliyorsunuzdur; işte negatif insanlar böyledir, hayatınızdaki Ruh Emiciler.

Bunun gibi bir insanla yakın olarak çalışıyorsanız ya da aile üyelerinizden bazıları böyleyse bu zor olabilir. Onları yavaş yavaş hayatınızdan çıkarın ya da elinizden geldiğince onlardan uzak durmaya çalışın.

Yapabileceğiniz bir başka şey ise onların tüm negatifliklerine pozitif bir şeylerle karşılık vermektir. Ah! Bundan hiç hoşlanmazlar ve bunu ne kadar fazla yaparsanız, sizden o kadar kaçınacaklardır.


Yaptığınız hataları önemsemeyi bırakın.

Bu biraz klişedir: hayatınızda yaptığınız hatalar, gelecekte neler yapmamanız gerektiğini hatırlatırlar, bu kadar basit.

Buradaki farkı yaratan tek şey hatalar hakkındaki zihniyetinizdir, hatalar konusunda tarafta olabilirsiniz:

Birinci taraf: yazık bana, hata yaptım, tam bir eziğim, kendimi fazlasıyla utandırdım, bir daha asla insan içine çıkamayacağım.

İkinci taraf: bir hata yaptım, kesinlikle bunu bir daha yapmayacağım ancak en azından ne yapmamam gerektiğini öğrendim.

Hiç kimse, ama hiç kimse hayatta bir kaç kere başarısız olmadan başarıya ulaşmamıştır bu nedenle, daha başarılı ve daha mutlu bir hayat yaşamak istiyorsanız hata yapmanız kaçınılmazdır.


Geçmişi hayatınızdan çıkarın.

Size geçmişiniz hakkında bir soru sorayım…

Geçmişe dönüp, onu değiştirebiliyor musunuz?

Hayır!

O zaman geçmişte olan ve değiştirmek için kesinlikle yapabileceğiniz hiç bir şey olmayan şeyler üzerinde durmak yerine geçmişte olanları telafi etmeye çalışabilir, geçmişte yaptığınız bir şey için üzgün olduğunuzu söyleyebilirsiniz. Ancak gerçek şu ki, geçmiş oldu bitti ve artık değiştirilemez.

Geçmiş hakkında ne kadar fazla düşünürseniz, zihniniz o kadar fazla süre orada yaşamaya başlar. Ve böylece burada ve şu anda yaşamak ve geleceğe doğru bakmak o kadar zorlaşabilir.


Kendiniz için oluşturduğunuz oto-portre imajını hayatınızdan çıkarın.

Oto-portre, kendinizin herkesin bakabileceği bir çiziminiz ya da resminizdir. Herkes farklı bir şey görecektir, aynı sanat için geçerli olduğu gibi bu, hayat için de geçerlidir. Birileriyle her tanıştığınızda aynı kişi olmazsınız. O sırada birlikte olduğunuz insanlara bağlı olarak farklı davranırsınız. Arkadaşlarınızla, ebeveynlerinizle konuştuğunuz gibi konuşmazsınız ancak aslında gerçekten öyle yapmalısınız. Hayatınızı paylaşan her bir kişiye karşı aynı şekilde davranacak kadar kendinize güvenmelisiniz.

Gerçekten özgün bir kişiyle karşılaştığınızda, bu insanlar diğer herkesten fazla parlarlar. Küçük dağları ben yarattım gibi bir havaları yoktur; onlardan ya hoşlanırsınız ya da hoşlanmazsınız, bu kadar basit. Hayatta uğrunda çaba harcamanız gereken şeyin bu olması gerektiğine inanıyorum.

Hatta bunu biraz daha ileriye götürüp, “Ama Steve, ben futbol maçı seyrederken küfredip bela okuyorum ve annemle bu şekilde konuşmamı bekleyemezsin, öyle değil mi?” diyebilirim. Elbette ki hayır, sadece lanet olası küfürler etmeyi bırakın.


Kendiniz için üzülmeyi bırakın.

Bazen “zavallı ben” trenine binip, “ah başıma gelenler” istasyonuna gelene kadar trenin gitmesine izin vermek harikadır ancak bu trende ne kadar uzun süre kalırsanız, inmesi o kadar zorlaşır.

Silkinip kendinize gelin, hayatınızda fark yaratmak için sadece bir kaç yılınız var bu nedenle de “zavallı ben” treninden inin ve “mutluluk köyü” merkezine doğru yola çıkın.

Kulağa çok kolay geliyor çünkü aslında gerçekten kolay: “zavallı ben” treninden bir bilet almak sizin seçiminizdir!


Her zaman evet demeyi bırakın.

Evet demeniz ve hayır demeniz gereken şeyler vardır.

Evet demek kendinizi rahatsız, perişan ya da stresli hissetmenize neden olduğunda o zaman hayır demenin zamanı gelmiş demektir. Ancak her ne kadar zor olursa olsun, bir yolunu bulmak zorundasınız.

Genellikle evet dediğiniz birine ilk kez hayır dediğinizde, bu size o kadar büyük bir güç verecektir ki, hayatınızı bile değiştirebilir.

Bunu fazlasıyla ileri götürüp neredeyse her şeye hayır diyebilirsiniz ancak hayır demek için tek kriteriniz sadece kendinizi rahatsız, perişan ya da stresli hissettiğini zamanlar olmalıdır. Bu nedenle de eğer iş yükünüz çok fazlaysa, sizi strese soktuğunda hayır deyin; eğer ilişkinize çok şey veriyorsanız biraz geri çekilebilmek için hayır deyin.


Herkesi memnun etmeyi bırakın.

Dünyadaki en iyi, en harika, en sevilesi, en sevgi dolu insan olsanız da herkesi memnun etmek kelimenin tam anlamıyla imkansızdır; her zaman dünyada herhangi bir nedenden ötürü memnun edemeyeceğiniz birileri olacaktır.

Boş verin, bazı insanların sizden hoşlanmamasında bir sorun yoktur ve sizin onları memnun etmek için kendi yolunuzdan çıkmayı bırakmanız ise son derece normaldir.

Kendiniz olun ve eğer biri kendiniz olduğunuz için sizden hoşlanmıyorsa, en azından kendiniz olduğunuz için kendinize saygı duymuş olursunuz.


Doğru şeyleri söylemeyi bırakın.

Son yıllarda dünya, ne söyleyemeyeceğiniz, ne söylememeniz gerektiği ve neyin biraz riskli olduğunu konuşmak konusunda aklını kaçırdı.

Kısa süre önce CNN’de New York’un, tartışmalı olarak değerlendirildiği için “dinozor” ve “evrim” kelimelerinin standart testlerde kullanılmasının yasaklanmasını istediğini okudum – NE? Demek istediğim bu tamamen delilik!

Birinin alınacağını düşündüğümüz için söylediklerimizi sansürlememeliyiz. Bu şekilde düşünmemizin tek nedeni ailelerimiz, basın, okul, iş arkadaşlarımız ve arkadaşlarımızdır; uyum sağlamamız için bizi geride tutan onlardır.

Eğer bir konuda bir fikrimiz varsa, aklımızdakileri söyleme yetkimiz vardır. Sadece kendi sesimizi duymayı sevdiğimiz için yolumuza çıkan ya da fikirlerini söyleyen herkesi gücendirmeye çalışın demek istemiyorum ancak bir konuya güçlü bir şekilde inanıyorsunuz, fikrinizi belirtin ve sesinizin duyulmasını sağlayın.


Kısıtlayıcı inançlarınızı hayatımızdan çıkarın.

Biz insanlar olarak, son 100 yılda geliştirdiğimiz en harika yetenek inançlarımızı, özellikle de kısıtlayıcı inançlarımızı değiştirebileceğimizi bilmektir.

Hepimiz bu yeteneğe sahibiz ancak çoğunlukla bunların farkında olmuyoruz.

Kısıtlayıcı inançlarınızı test etmek için size şunu sorayım:


Hayatınızda gerçekten ne yapmak istiyorsunuz?

Eğer bu sorunun cevabını biliyorsanız bir sonra soracağım soru şu; Peki, sizi durduran şey ne? Buna verdiğiniz cevap genellikle kısıtlayıcı inançlarınızı ortaya çıkaracaktır.

Kısıtlayıcı inançlarınızın ne olduğunu bildiğiniz zaman onları hayatınızdan çıkarmak ya da yerlerine sizi hayatınızda daha ileriye götürecek daha pozitif inançlar koymak üzerinde çalışmaya başlayabilirsiniz.

Hemen bugün kısıtlayıcı inançlarınızı hayatınızdan çıkarın ve kendiniz ile ilgili yeni inançlar üzerinde çalışmaya başlayın.

Gelecek için endişelenmeyi bırakın.

Eğer bugün elinizden gelenin en iyisini yaparsanız, geleceği halletmiş olacaksınız.