DÜNYA GENELİNDE 21 MİLYON KİŞİ ZORLA ÇALIŞTIRILIYOR

ZORLA ÇALIŞTIRILANLARIN YÜZDE 70’İNİ KADINLAR OLUŞTURUYOR

 Dünya genelinde zorla çalıştırılan kişi sayısının 21 milyon olduğu tahmin edilirken, en çok sığınmacı ve mülteciler insan ticareti tehdidiyle karşı karşıya bulunuyor.

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından insan ticareti mağdurlarının durumuna dair bilinç yükseltilmesi ve bu insanların haklarının korunması amacıyla ilan edilen Dünya İnsan Ticaretiyle Mücadele Günü, 2013 yılından bu yana her yıl 30 Temmuz’da kutlanıyor.

İnsan ticareti mağduru olan kişi sayısı önceki yıl hukuki olarak 44 bin kişiyle sınırlıyken, ülkelerin daha doğru ve fazla bilgi paylaşımı sayesinde geçen yıl yüzde 75 artışla 77 bine ulaştı.

AA muhabirinin Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin (BMMYK) geçen ay yayımladığı "Zorla Yerinden Edilmeye İlişkin Küresel Eğilimler" raporundan derlediği bilgilere göre, 7,4 milyar nüfusa sahip dünyada insanlar her gün savaş ve zulümler nedeniyle daha fazla yer değiştirme ihtiyacı duyuyor.

Buna paralel olarak insan ticareti tehdidini en çok yaşayanlar, sığınmacı ve mülteci konumundakilerden oluşuyor. Dünyada her 113 kişiden 1’i “sığınmacı”, “ülkesinde yerinden edilmiş” veya “mülteci” konumunda bulunuyor. Dünyada 10 milyon insanın ülkesiz konumda olduğu tahmin edilirken, bu sayının üçte birini çocuklar oluşturuyor.

BM’nin aynı konuya ilişkin 2011 yılı verilerine göre ise insan ticareti mağdurlarının yüzde 70'ini kadınlar ve kız çocukları oluşturuyor. İnsan ticaretine ilişkin yapılan yasa dışı faaliyetlerde de yüzde 79 ile cinsel sömürü başı çekiyor. Rapor, ayrıca, bir ülke ne kadar zenginse, diğer bölgelerden oraya ticareti yapılan mağdur sayısının da o kadar fazla olduğunu ortaya koyuyor.

Zengin ve gelişmiş ülkeler diğer kıtalardan ve çeşitli kökenlerden mağdur barındırırken, gelişmekte olanlarda ise yurt içi veya yakın bölgelerden göç edenler insan ticaretine maruz kalıyor.

SADECE SIĞINMACILAR İNSAN TİCARETİ MAĞDURU OLMUYOR

ABD Dışişleri Bakanlığının geçen ay yayımlanan İnsan Ticareti Raporu'nda ise çoğu ülkede, ülkesiz kişilerin kimlik belgeleri, eğitim ve ekonomik fırsatlara erişimden mahrum yaşadığı ve bu durumun, işverenlerin işçileri borç köleliğine ya da diğer sömürücü koşullara zorlamasını elverişli hale getirdiği belirtiliyor.

İnsan ticaretinin sadece sığınmacı ya da mülteciler için geçerli olmayacağı, kişilerin yaşadıkları yerde de bu suça maruz kalabileceğinin altının çizildiği raporda, çocuklar dahil insan ticaretine maruz kalanların cinsel sömürü, zorla çalıştırma, borç esareti, hizmetçilik ve yasa dışı askerlik gibi alanlarda istismar edildiği vurgulanıyor.

Bakanlığın raporunda, Libya, Fas ve Türkiye Avrupa'ya geçişte önemli duraklar olarak dikkat çekerken Avrupa’da da Hırvatistan, Estonya ve Polonya gibi ülkeler diğer Avrupa ülkelerine gidişte geçici olarak kullanıldığı bilgisi yer alıyor.

ABD Dışişleri Bakanlığının raporunda, akış rotalarına ilişkin bilgilere de yer veriliyor. Buna göre, Asya’nın güney ve doğusu ile Orta Afrika'dan yola çıkan kişiler, Ortadoğu'nun zengin ülkeleri, Batı Avrupa ve Kuzey Amerika'ya yolculukları sırasında tacirlerin eline düşerek insan ticareti mağduru olabiliyor.

Raporda, öte yandan, BM’nin insan ticaretine ilişkin protokolüne taraf olmayan Bangladeş, Butan, Brunei, Komorlar, Kongo Cumhuriyeti, Fiji, İran, Japonya, Maldivler, Marshall Adaları, Nepal, Pakistan, Palau, Papua Yeni Gine, Solomon Adaları, Somali, Güney Sudan, Tonga, Uganda ve Yemen’in aynı zamanda insan ticareti rotaları üzerinde yer aldığına işaret ediliyor.

EN ÇOK MÜLTECİ BARINDIRAN ÜLKE TÜRKİYE

Türkiye'nin bir "geçiş ve varış ülkesi" olarak tanımlandığı raporda, Türkiye'de insan ticareti mağdurlarının çoğunlukla Orta ve Güney Asya, Doğu Avrupa, Özbekistan, Kırgızistan, Suriye, Fas, Gürcistan, Ukrayna, Azerbaycan, Afganistan, Irak ve İran'dan geldikleri ifade ediliyor.

Ayrıca Türk kadınlarının da cinsel sömürü mağduru olabileceğine dikkat çekilen Bakanlığın raporunda, Türkiye'deki Suriyeli sığınmacı kadınların ise hizmetçilik ve parayla evlendirme gibi sorunlarla karşı karşıya kaldıklarının altı çiziliyor.

Raporda, Türkiye'nin barındırdığı 2,5 milyon sığınmacı sayısıyla peş peşe iki yıldır dünyada en çok sığınmacı bulunduran ülke olduğu da kaydediliyor.

21 MİLYON KİŞİ ZORLA ÇALIŞTIRILIYOR

ABD Savunma Bakanlığı tarafından bu yılın Ocak ayında yayımlanan grafikte de insan ticaretine ilişkin bazı bilgilere yer veriliyor. Grafiğe göre, 21 milyon kişi zorla çalıştırılırken, bunların 4,5 milyonunu cinsel içerikli işlerde çalışmaya zorlama oluşturuyor.

Sadece cinsel sömürüden her yıl 99 milyar dolar kazanıldığı ifade edilen grafikte, diğer alanlardaki zorla çalıştırmadan ise 51 milyar dolar para kazanıldığının altı çiziliyor.

Ayrıca grafikte, insan ticaretine maruz kalanların yüzde 20'sini çocukların oluşturduğuna da dikkat çekiliyor.

"İNSAN TİCARETİ, KÖLELİĞİN MODERN ZAMAN FORMU"

Uluslararası Göç Örgütü (IOM) Türkiye Misyon Şefi Lado Gvilava, AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı açıklamada, insan ticaretini köleliğin modern zaman formu olarak nitelendirirken, bunun her ülkeyi ilgilendiren bir suç olduğunu belirtti.

İnsan ticaretini göçmen istismarından ayırmanın zorluğunun altını çizen Gvilava, bunun sadece uluslararası bir sorun değil, aynı zamanda birçok hükümet için ulusal bir problem de olduğunu bildirdi.

Ülke içi insan ticaretinin üzerine fazla düşülmediği için dünya çapındaki toplam mağdur sayısının tahmininin zorlaştığından bahseden Gvilava, "Süren bölgesel çatışmalar kaçan göçmenler ve bunların insan ticareti mağduru olması konusundaki endişeleri giderek artırıyor" dedi.

Türkiye’nin insan ticareti mağdurları için hem geçiş hem de bir varış noktası olduğunun altını çizen Gvilava, “Ülkede geçen sene tespit edilen mağdurların büyük çoğunluğu Özbekistan ve Kırgızistan kökenli. Fakat insan ticaretinin genel demografisi farklı olabilir” diye konuştu.