Cildinize Gerekli Özeni Gösteriyormusunuz?

“Bedenimizde görülen bazı hastalıklar, ruh­larımızda saklanan hastalıkların küçük parça­larıdır”.

Sağlıklı bir cilt güzelliğimizin en önemli parçası olup çevremizle olan ilişkilerimizin, işte ki performansımızın ayrıca moral eğrimizin yüksek olmasında çok önemli katkıları olduğu bir gerçektir.

Biz kadınlar için bedenimizin en önemli yeri cilt­lerimizdir. Yüzümüz aslında kişiliğimizin, ruh halimizin aynası olmakla birlikte genel sağlık durumunuzu da yansıtır. Yüzümüz ve cildimiz hayatımızda bu kadar önemli rol oynarken acaba kaçımız gereken önemi gösteriyoruz cildimize??? Evde uygulanması gereken bakım dışında profesyonel bakımlara belirli zamanlarda cildin ihtiyacı vardır. Vücudumuz icin gerekli vitamin ve minarelleri yediklerimizden almamız gerekirken maalesef ki şu anki dünyada bu pek mümkün olmuyor.

Ancak Teknolojik degişim ve gelişimlerle birlikte vücudumuza içten ve dıştan belirli mineral ve vitaminleri yüklememiz artik mümkün!!. Cildimiz vücutta bulunan en büyük organdır. Tüm diğer organlarımızı sarar, bu organın ana görevi dış etkenlere karşı koruyucu bir tabaka oluşturma yanında büyük bir depodur. Vücut tüm vitamin, mineral ve önemli elementleri cilt altında depolar, iç organlar da ihtiyaç duydukça bu organdan gerekli elementleri kendi yapımı için kullanır.

Cildimiz ne yazık ki dış etkenlerden ( mevsim değişikleri – hava kirliligi vs.) , yaşam tarzımızdaki bazı yanlışlıklarımızdan ( sigara, alkol, makyajimizi temizlemeden uyuma, yeteri kadar su tüketmeme, yağlı ve raf ömrü uzun yiyecekler tüketme vs.) veya sağlık sorunlarımızdan ( uyuku bozuklugu, metabolic sendrome, stress, ani hormon değişiklikleri vs.) dolayı yıpranıyor.

Bu olumsuz etkenler sonucu vücut belirli bir stres ortamına giriyor ve bu karşılaştığı stresi minimum zararla telafi etmek için ana rezervi olan cildimizden tüm vitamin ve minarelleri karşılamaya başlıyor.

Buna bağlı olarak ciltte bulunan rezerv zaman zaman azalabiliyor bu da cildimizin savunmasız kalmasına sebep oluyor.

Yaş ilerledikçe hücrelerimizin içindeki su oranı azaldığından dolayı ciltte nemsizlik ve kurumalar gerçekleşitiğinden cilt de yaşlanmaya başlıyor. Cildimizi tutan elastin ve kolejen zayıfladığı için yüzde çizgiler oluşmaya başlıyor. Bu nedenle yaş ilerledikçe uygulamalarla cildi beslemek ve düzenli bakımını yaptırmak gereklidir. Erken yaşta cilt bakımına başlamak gelecekte cildimizin daha iyi ve daha sağlıklı görünmesini sağlayacaktır. Ergenlik döneminin başlaması ile  birkikte  düzenli olarak, günlük, haftalık ve aylık  cilt bakımı yapmılması ve kişinin ihtiyacına göre profesyonel olarak cilt bakımı, temizliği, gençleştirici özellikte olan bakımlar, dış etkenler veya hormonsal değişikliklere bağlı olan lekelere karşı özel ve hassas bakımlar yaptırılmaldır.

Cilt bakımını yaptıracak kişinin yaşı değil cilt yaşı çok önemlidir; örneğin 35 yaşındaki bir kişinin düzenli cilt bakımı yaptırmasıyla, cildine doğru ürünler ve bakımları düzenli olarak yaptırmasıyla ve beslenmesine dikkat etmesiyle cilt yaşı 25’e kadar inebilir. . Cildimize gösterecegimiz ilgi ve bakım yardımı ile cilt sağlığımızı koruyabilir ve yaşlanmayı geciktirebiliriz. Bunun yanında da  daha olgun ciltler için de uygulanack olan doğru bakımlar, doğru kosmetik ürünler ve doğru beslenme önerileriyle kişilere sağlıklı ve genç cilt görünümü kazandırılabilir ve kolejen / elastin doku beslenebilir.

Cildimizin normal işlevini sürdürebilmesi için cildimizin ihtiyaçlarını bilmek, doğasını anlamak ve doğru ürünle doğru uygulamayı yapmak cilt sağlığı için çok önemlidir.

Sağlıklı günler dileriz.